DOĞU ANADOLU BÖLGESİ III. SU ÜRÜNLERİ SEMPOZYUMU (1998)
BİLDİRİLER
1998
ŞEVİK, Ramazan; HARTAVİ, Şıhmüslüm; KILIÇ, Ömer Sait; YAPALAK, Suat
Doğu Anadolu Bölgesi III. Su Ürünleri Sempozyumu, 10-12 Haziran 1998, Erzurum, 1998.
@conference{ŞEVİK1998,
title = {ATATÜRK BARAJ GÖLÜ (BOZOVA AVLAK SAHASI) YÜZEY SULARININ SU ÜRÜNLERİ YETİŞTİRİCİLİĞİ AÇISINDAN İNCELENMESİ1},
author = {Ramazan ŞEVİK and Şıhmüslüm HARTAVİ and Ömer Sait KILIÇ and Suat YAPALAK},
url = {http://www.akuademi.net/da/DOGU3/d341bdu.pdf},
year = {1998},
date = {1998-06-12},
booktitle = {Doğu Anadolu Bölgesi III. Su Ürünleri Sempozyumu, 10-12 Haziran 1998, Erzurum},
abstract = {Bu araştırma Mart l996-Şubat 1997 tarihleri arasında Atatürk Baraj Gölü (Bozova avlak bölgesi)' nün yüzey sularında gerçekleştirilmiştir. Su ürünleri yetiştiriciliğinde suyun önemli fiziksel özelliklerinden olan sıcaklık, araştırma bölgesinde ortalama 18.09 °C olarak bulunmuş ve minimum-maksimum sınırlar 8.7-29.0 °C arasında değişim göstermiştir. Su ürünleri yetiştiriciliği açısından önemli kimyasal özelliklerin başında gelen pH ortalama 6.95 olarak tespit edilmiş ve minimum-maksimum değerler 6.8-7.2 arasında oynamıştır. Yetiştiricilik bakımından önemli diğer özellikler mg./L. cinsinden sırası ile ortalama (minimum-maksimum) değerler şeklinde: Sertlik CaCO3 olarak = 174.54 (160.0-180.5)},
keywords = {},
pubstate = {published},
tppubtype = {conference}
}
Bu araştırma Mart l996-Şubat 1997 tarihleri arasında Atatürk Baraj Gölü (Bozova avlak bölgesi)' nün yüzey sularında gerçekleştirilmiştir. Su ürünleri yetiştiriciliğinde suyun önemli fiziksel özelliklerinden olan sıcaklık, araştırma bölgesinde ortalama 18.09 °C olarak bulunmuş ve minimum-maksimum sınırlar 8.7-29.0 °C arasında değişim göstermiştir. Su ürünleri yetiştiriciliği açısından önemli kimyasal özelliklerin başında gelen pH ortalama 6.95 olarak tespit edilmiş ve minimum-maksimum değerler 6.8-7.2 arasında oynamıştır. Yetiştiricilik bakımından önemli diğer özellikler mg./L. cinsinden sırası ile ortalama (minimum-maksimum) değerler şeklinde: Sertlik CaCO3 olarak = 174.54 (160.0-180.5)
ERÜZ, Coşkun; SİVRİ, Nüket; BORAN, Muhammet; KURTOĞLU, İlker Zeki
TRABZON KIYILARINDA SU KİRLİLİĞİNİN BALIKÇILIK FAALİYETLERİ ÜZERİNE ETKİLERİ Conference
Doğu Anadolu Bölgesi III. Su Ürünleri Sempozyumu, 10-12 Haziran 1998, Erzurum, 1998.
@conference{ERÜZ1998,
title = {TRABZON KIYILARINDA SU KİRLİLİĞİNİN BALIKÇILIK FAALİYETLERİ ÜZERİNE ETKİLERİ},
author = {Coşkun ERÜZ and Nüket SİVRİ and Muhammet BORAN and İlker Zeki KURTOĞLU},
url = {http://www.akuademi.net/da/DOGU3/d342idi.pdf},
year = {1998},
date = {1998-06-12},
booktitle = {Doğu Anadolu Bölgesi III. Su Ürünleri Sempozyumu, 10-12 Haziran 1998, Erzurum},
abstract = {Ocak 1997- Temmuz 1997 tarihleri arasında yürütülen bu çalışmada, Trabzon merkez ilçe sahil şeridinde belirlenen 11 istasyonda su kalite kriterleri araştırılmıştır. Bu amaçla söz konusu istasyonlardan alınan su örneklerinde fiziksel, kimyasal ve bakteriyolojik tayinler yapılmıştır. Yapılan analizler sonucunda, bölgenin evsel ve kısmende endüstriyel atıklar nedeniyle kirlenmeye maruz kaldığı saptanmıştır. Daha önce yapılan çalışmalarla bir karşılaştırma yapıldığında, bölgede kirliliğin 80'li yıllardan itibaren önemli derecede arttığı belirlenmiştir. Bazı kirleticilerin konsantrasyonlarının bölgede yapılacak balık yetiştiriciliği ve avcılığı için gerekli kriterlerin üzerinde, ağır metaller gibi bazı kirletici düzeylerinin ise sınır değerlerine yakın olduğu tespit edilmiştir. Bölge sahillerinde kirliliğin yüzme amaçlı kullanımlar için belirlenmiş standartlardan da fazla olduğu, bu nedenle, spor amaçlı dahi kullanılamayacağı belirlenmiştir. Anahtar Kelimeler : Su kalitesi, Kirlilik, Su Ürünleri, Trabzon.},
keywords = {},
pubstate = {published},
tppubtype = {conference}
}
Ocak 1997- Temmuz 1997 tarihleri arasında yürütülen bu çalışmada, Trabzon merkez ilçe sahil şeridinde belirlenen 11 istasyonda su kalite kriterleri araştırılmıştır. Bu amaçla söz konusu istasyonlardan alınan su örneklerinde fiziksel, kimyasal ve bakteriyolojik tayinler yapılmıştır. Yapılan analizler sonucunda, bölgenin evsel ve kısmende endüstriyel atıklar nedeniyle kirlenmeye maruz kaldığı saptanmıştır. Daha önce yapılan çalışmalarla bir karşılaştırma yapıldığında, bölgede kirliliğin 80'li yıllardan itibaren önemli derecede arttığı belirlenmiştir. Bazı kirleticilerin konsantrasyonlarının bölgede yapılacak balık yetiştiriciliği ve avcılığı için gerekli kriterlerin üzerinde, ağır metaller gibi bazı kirletici düzeylerinin ise sınır değerlerine yakın olduğu tespit edilmiştir. Bölge sahillerinde kirliliğin yüzme amaçlı kullanımlar için belirlenmiş standartlardan da fazla olduğu, bu nedenle, spor amaçlı dahi kullanılamayacağı belirlenmiştir. Anahtar Kelimeler : Su kalitesi, Kirlilik, Su Ürünleri, Trabzon.
HALİLOĞLU, İbrahim H; ATAMANALP, Muhammed
SAZAN KÜLTÜRÜNDE KULLANILAN BAZI HORMONLAR VE UYGULAMA METOTLARI Conference
Doğu Anadolu Bölgesi III. Su Ürünleri Sempozyumu, 10-12 Haziran 1998, Erzurum, 1998.
@conference{HALİLOĞLU1998,
title = {SAZAN KÜLTÜRÜNDE KULLANILAN BAZI HORMONLAR VE UYGULAMA METOTLARI},
author = {İbrahim H HALİLOĞLU and Muhammed ATAMANALP},
url = {http://www.akuademi.net/da/DOGU3/d343udb.pdf},
year = {1998},
date = {1998-06-12},
booktitle = {Doğu Anadolu Bölgesi III. Su Ürünleri Sempozyumu, 10-12 Haziran 1998, Erzurum},
abstract = {Yetiştiricilik sisteminde yumurta alımını sağlamanın bir yolu da balıklara hormon enjeksiyonu uygulanmasıdır. Hatta, bu uygulama kültürü yapılan bazı sazan türlerinde daha da önem kazanmakta, öyle ki; bu balıklardan hormon enjeksiyonu yapılmaksızın yumurta alınması mümkün olmamaktadır. Bu yayında; günümüzde bu amaçla kullanılan üreme hormonlarından, LRH-A (Luteinizing releasing hormone), PG (Pituitary gland) ve HCG (Human chorionic gonadotrophin)'nin etki mekanizmaları ve uygulama şekilleri irdelenmektedir. Anahtar Kelimeler:},
keywords = {},
pubstate = {published},
tppubtype = {conference}
}
Yetiştiricilik sisteminde yumurta alımını sağlamanın bir yolu da balıklara hormon enjeksiyonu uygulanmasıdır. Hatta, bu uygulama kültürü yapılan bazı sazan türlerinde daha da önem kazanmakta, öyle ki; bu balıklardan hormon enjeksiyonu yapılmaksızın yumurta alınması mümkün olmamaktadır. Bu yayında; günümüzde bu amaçla kullanılan üreme hormonlarından, LRH-A (Luteinizing releasing hormone), PG (Pituitary gland) ve HCG (Human chorionic gonadotrophin)'nin etki mekanizmaları ve uygulama şekilleri irdelenmektedir. Anahtar Kelimeler:
KIZILOĞLU, Semiha; PEKER, Kenan; DAĞDEMİR, Vedat
Doğu Anadolu Bölgesi III. Su Ürünleri Sempozyumu, 10-12 Haziran 1998, Erzurum, 1998.
@conference{KIZILOĞLU1998,
title = {GIDA SANAYİİ İÇERİSİNDE SU ÜRÜNLERİ SANAYİNDEKİ GELİŞMELERİN EKONOMİK AÇIDAN DEĞERLENDİRİLMESİ (ERZURUM İLİ ÖRNEĞİ)},
author = {Semiha KIZILOĞLU and Kenan PEKER and Vedat DAĞDEMİR},
url = {http://www.akuademi.net/da/DOGU3/d344dds.pdf},
year = {1998},
date = {1998-06-12},
booktitle = {Doğu Anadolu Bölgesi III. Su Ürünleri Sempozyumu, 10-12 Haziran 1998, Erzurum},
abstract = {Türkiye'de gıda sanayi, planlı kalkınma dönemlerinden itibaren gelişme göstermeye başlamıştır. Bu gelişme, özellikle kapalı ekonomi döneminden pazar ekonomisine geçilen yıllarda daha hızlı bir şekilde gerçekleşmiştir. Gıda sanayi, üretim değeri bakımından tarıma dayalı sanayinin %44'ünü oluşturmaktadır. Gıda sanayini oluşturan sanayiler içerisinde yer alan su ürünleri sanayinin ülkemizdeki gelişimi ekonomik açıdan önem arz etmektedir. Bu çalışmada, su ürünleri sanayi ile gıda sanayinin diğer kollan arz, talep ve dış ticaret bakımından karşılaştırılmış, Erzurum ilinde Alabalık üretimi ve yörede yetiştirilen başlıca tarla ürünlerinin ekonomik analiz sonuçlan değerlendirilmiştir. Çalışmanın materyalini, istatistikler, konuyla ilgili çalışmalar ve Erzurum ilinin İspir-Ilıca ilçelerindeki alabalık üreticileriyle yapılan anket çalışmaları oluşturmuştur. Anahtar Kelimeler:},
keywords = {},
pubstate = {published},
tppubtype = {conference}
}
Türkiye'de gıda sanayi, planlı kalkınma dönemlerinden itibaren gelişme göstermeye başlamıştır. Bu gelişme, özellikle kapalı ekonomi döneminden pazar ekonomisine geçilen yıllarda daha hızlı bir şekilde gerçekleşmiştir. Gıda sanayi, üretim değeri bakımından tarıma dayalı sanayinin %44'ünü oluşturmaktadır. Gıda sanayini oluşturan sanayiler içerisinde yer alan su ürünleri sanayinin ülkemizdeki gelişimi ekonomik açıdan önem arz etmektedir. Bu çalışmada, su ürünleri sanayi ile gıda sanayinin diğer kollan arz, talep ve dış ticaret bakımından karşılaştırılmış, Erzurum ilinde Alabalık üretimi ve yörede yetiştirilen başlıca tarla ürünlerinin ekonomik analiz sonuçlan değerlendirilmiştir. Çalışmanın materyalini, istatistikler, konuyla ilgili çalışmalar ve Erzurum ilinin İspir-Ilıca ilçelerindeki alabalık üreticileriyle yapılan anket çalışmaları oluşturmuştur. Anahtar Kelimeler:
ATSAN, Tecer; AKGÜN, Erkan
Doğu Anadolu Bölgesi III. Su Ürünleri Sempozyumu, 10-12 Haziran 1998, Erzurum, 1998.
@conference{ATSAN1998,
title = {SU ÜRÜNLERİ SEKTÖRÜNÜN FİNANSMANI VE T.C. ZİRAAT BANKASININ BU SEKTÖRLE İLGİLİ ERZURUM İLİNDEKİ FAALİYETLERİ},
author = {Tecer ATSAN and Erkan AKGÜN},
url = {http://www.akuademi.net/da/DOGU3/d345bdb.pdf},
year = {1998},
date = {1998-06-12},
booktitle = {Doğu Anadolu Bölgesi III. Su Ürünleri Sempozyumu, 10-12 Haziran 1998, Erzurum},
abstract = {Su ürünleri sektörü, ülkemiz tarım sektörünün dört alt sektöründen biri olup insan beslenmesine katkısı, sanayi sektörüne hammadde sağlaması, istihdam imkânı yaratması ve yüksek ihracat potansiyeline sahip bulunması açısından önemli bir yere sahiptir. Fakat bugüne kadar su Ürünleri sektörü diğer sektörlere verilen öneme haiz olamamıştır. Sektöre yeni yeni gereken ilgi gösterilmeye başlanmıştır. Halbuki ülkemizde su ürünleri üretim alanları ormanlık alanlardan fazla, tarım alanlarına ise oldukça yakın değerdedir. Nitekim ülkemiz deniz kıyılarının uzunluğu açısından Yunanistan (13 676 km) ve İngiltere'nin (12 429 km) ardından Avrupa Birliği ülkeleri içerisinde 8 333 km ile üçüncü sırada yer almaktadır. Günümüzde artık avcılık yolu ile denizlerden ve iç sulardan elde edilen ürün miktarı yıldan yıla azalmaktadır. Bu üretim açığının ise ancak yetiştiricilik yolu ile doldurulabileceği tahmin edilmektedir. Ülkemizde 1995 yılında, toplam su ürünleri üretimi 649 200 ton olup bunun 21 607 tonu yetiştiricilik yolu ile elde edilmiştir. Anahtar Kelimeler:},
keywords = {},
pubstate = {published},
tppubtype = {conference}
}
Su ürünleri sektörü, ülkemiz tarım sektörünün dört alt sektöründen biri olup insan beslenmesine katkısı, sanayi sektörüne hammadde sağlaması, istihdam imkânı yaratması ve yüksek ihracat potansiyeline sahip bulunması açısından önemli bir yere sahiptir. Fakat bugüne kadar su Ürünleri sektörü diğer sektörlere verilen öneme haiz olamamıştır. Sektöre yeni yeni gereken ilgi gösterilmeye başlanmıştır. Halbuki ülkemizde su ürünleri üretim alanları ormanlık alanlardan fazla, tarım alanlarına ise oldukça yakın değerdedir. Nitekim ülkemiz deniz kıyılarının uzunluğu açısından Yunanistan (13 676 km) ve İngiltere'nin (12 429 km) ardından Avrupa Birliği ülkeleri içerisinde 8 333 km ile üçüncü sırada yer almaktadır. Günümüzde artık avcılık yolu ile denizlerden ve iç sulardan elde edilen ürün miktarı yıldan yıla azalmaktadır. Bu üretim açığının ise ancak yetiştiricilik yolu ile doldurulabileceği tahmin edilmektedir. Ülkemizde 1995 yılında, toplam su ürünleri üretimi 649 200 ton olup bunun 21 607 tonu yetiştiricilik yolu ile elde edilmiştir. Anahtar Kelimeler:
CANYURT, Mehmet Ali; ÇÖPTEN, R; TÜRKMEN, G
İZMİR İLİNDE DENİZ BALIKLARI ÜRETEN İŞLETMELERİN ÜRETİM VE TEKNİK ÖZELLİKLERİ ÜZERİNE BİR ARAŞTIRMA Conference
Doğu Anadolu Bölgesi III. Su Ürünleri Sempozyumu, 10-12 Haziran 1998, Erzurum, 1998.
@conference{CANYURT1998b,
title = {İZMİR İLİNDE DENİZ BALIKLARI ÜRETEN İŞLETMELERİN ÜRETİM VE TEKNİK ÖZELLİKLERİ ÜZERİNE BİR ARAŞTIRMA},
author = {Mehmet Ali CANYURT and R ÇÖPTEN and G TÜRKMEN},
url = {http://www.akuademi.net/da/DOGU3/d346adi.pdf},
year = {1998},
date = {1998-06-12},
booktitle = {Doğu Anadolu Bölgesi III. Su Ürünleri Sempozyumu, 10-12 Haziran 1998, Erzurum},
abstract = {Bu araştırmada, İzmir sahillerinde bulunan deniz balıklan üreten işletmeler, üretim ve teknik özellikleri açısından incelenmiştir. İncelenen 28 işletmeden 3 tanesinde sadece yavru üretimi, 5 tanesinde yavru ve porsiyonluk balık üretimi, 20 tanesinde ise sadece porsiyonluk balık üretimi yapılmaktadır. İşletmelerin % 89'unda 5x5x5m. boyutlarında ve ahşap malzemeden yapılmış ağ kafesler kullanılmaktadır. İşletmelerde kullanılan yemlerin büyük bir kısmı yurt içinde üretilmektedir. İşletmelerin % 6O'ı yılda 30 tonun altında bir balık üretim kapasitesine sahiptir. Anahtar kelimeler: Deniz balıkları yetiştiriciliği, Çipura, Levrek, İzmir, Türkiye.},
keywords = {},
pubstate = {published},
tppubtype = {conference}
}
Bu araştırmada, İzmir sahillerinde bulunan deniz balıklan üreten işletmeler, üretim ve teknik özellikleri açısından incelenmiştir. İncelenen 28 işletmeden 3 tanesinde sadece yavru üretimi, 5 tanesinde yavru ve porsiyonluk balık üretimi, 20 tanesinde ise sadece porsiyonluk balık üretimi yapılmaktadır. İşletmelerin % 89'unda 5x5x5m. boyutlarında ve ahşap malzemeden yapılmış ağ kafesler kullanılmaktadır. İşletmelerde kullanılan yemlerin büyük bir kısmı yurt içinde üretilmektedir. İşletmelerin % 6O'ı yılda 30 tonun altında bir balık üretim kapasitesine sahiptir. Anahtar kelimeler: Deniz balıkları yetiştiriciliği, Çipura, Levrek, İzmir, Türkiye.
OKUMUŞ, İbrahim; BAŞÇINAR, Nadir; ALKAN, Mehmet Zeki; KURTOĞLU, İlker Zeki
Doğu Anadolu Bölgesi III. Su Ürünleri Sempozyumu, 10-12 Haziran 1998, Erzurum, 1998.
@conference{OKUMUŞ1998,
title = {KAYNAK ALABALIĞININ (SALVELİNUS FONTİNALİS) DOĞU KARADENİZ KOŞULLARINDA DENİZ SUYU VE TATLISU ORTAMLARINDAKİ BÜYÜME VE KÜLTÜR POTANSİYELİ},
author = {İbrahim OKUMUŞ and Nadir BAŞÇINAR and Mehmet Zeki ALKAN and İlker Zeki KURTOĞLU},
url = {http://www.akuademi.net/da/DOGU3/d347ydu.pdf},
year = {1998},
date = {1998-06-12},
booktitle = {Doğu Anadolu Bölgesi III. Su Ürünleri Sempozyumu, 10-12 Haziran 1998, Erzurum},
abstract = {Kaynak alabalığının (Salvelinus fontinalis) deniz suyu ve tatlısu tanklanndaki büyüme özellikleri, günlük yem tüketimi ve yem değerlendirme oranı belirlenmiş ve kültür potansiyeli irdelenmiştir. Çalışma 0+ yaş grubu yavrular kullanılarak Eylül'95-Ekim'96 tarihleri arasında gerçekleştirilmiştir. Ocak-Nisan ayları arasında deniz grubunun lehine olan büyüme daha sonra tatlısu grubu lehine dönmüştür (son ağırlıklar, deniz grubu: 230.3±75.7 g, tatlısu grubu 318.5±99.4 g). Günlük spesifik büyüme oranı deniz suyu grubunda 0.92 (0.09-2.00), tatlısu grubunda ise 0.98 (0.57-2.00) olarak belirlenmiştir. Günlük ortalama yem tüketimi ve yem değerlendirme oranlan deniz suyu ve tatlısu grubu için sırasıyla %1.30 (0.20-2.16) ve %1.44 (0.93-2.39), 1.71 (1.03-2.87) ve 1.73 (1.09-2.40) olarak tespit edilmiştir. Sonuç olarak, diğer Salmonidae türleri gibi kaynak alabalığının da deniz suyunda yetiştirilebileceği, fakat yüksek sıcaklıklara gökkuşağı alabalığından daha hassas olduğu gözlenmiştir. Anahtar kelimeler: Kaynak alabalığı, Salvelinus fontinalis, büyüme, yem tüketimi, yem değerlendirme oranı.},
keywords = {},
pubstate = {published},
tppubtype = {conference}
}
Kaynak alabalığının (Salvelinus fontinalis) deniz suyu ve tatlısu tanklanndaki büyüme özellikleri, günlük yem tüketimi ve yem değerlendirme oranı belirlenmiş ve kültür potansiyeli irdelenmiştir. Çalışma 0+ yaş grubu yavrular kullanılarak Eylül'95-Ekim'96 tarihleri arasında gerçekleştirilmiştir. Ocak-Nisan ayları arasında deniz grubunun lehine olan büyüme daha sonra tatlısu grubu lehine dönmüştür (son ağırlıklar, deniz grubu: 230.3±75.7 g, tatlısu grubu 318.5±99.4 g). Günlük spesifik büyüme oranı deniz suyu grubunda 0.92 (0.09-2.00), tatlısu grubunda ise 0.98 (0.57-2.00) olarak belirlenmiştir. Günlük ortalama yem tüketimi ve yem değerlendirme oranlan deniz suyu ve tatlısu grubu için sırasıyla %1.30 (0.20-2.16) ve %1.44 (0.93-2.39), 1.71 (1.03-2.87) ve 1.73 (1.09-2.40) olarak tespit edilmiştir. Sonuç olarak, diğer Salmonidae türleri gibi kaynak alabalığının da deniz suyunda yetiştirilebileceği, fakat yüksek sıcaklıklara gökkuşağı alabalığından daha hassas olduğu gözlenmiştir. Anahtar kelimeler: Kaynak alabalığı, Salvelinus fontinalis, büyüme, yem tüketimi, yem değerlendirme oranı.
HALİLOĞLU, İbrahim H; ARAS, Mevlüt N; ARAS, Sıtkı M
BALIKÇILIĞIN DİĞER TARIMSAL FAALİYETLERLE BİRLEŞTİRİLMESİN (ZİRAİ ENTEGRASYON) Conference
Doğu Anadolu Bölgesi III. Su Ürünleri Sempozyumu, 10-12 Haziran 1998, Erzurum, 1998.
@conference{HALİLOĞLU1998b,
title = {BALIKÇILIĞIN DİĞER TARIMSAL FAALİYETLERLE BİRLEŞTİRİLMESİN (ZİRAİ ENTEGRASYON)},
author = {İbrahim H HALİLOĞLU and Mevlüt N ARAS and Sıtkı M ARAS},
url = {http://www.akuademi.net/da/DOGU3/d348sdd.pdf},
year = {1998},
date = {1998-06-12},
booktitle = {Doğu Anadolu Bölgesi III. Su Ürünleri Sempozyumu, 10-12 Haziran 1998, Erzurum},
abstract = {Bu makalede su tarımı ile entegre yürütülen kara ziraatinin , bizim gibi balık yetiştiriciliğinde yeni olan ülkelere model olabilecek uygulama şekilleri farklı boyutları ile ele alınmıştır. Bu maksatla su tarımına entegre edilen, çiftlik hayvanları yetiştiriciliği, bitkisel üretim, kanatlılar ve inci kültürü ayrı alt başlıklarda ve sonuçlan birlikte değerlendirilmiştir. Ayrıca konunun çevre ile ilgili ilişkileri ve aquatik ekosistemdeki etkilerinin boyutları ele alınarak değerlendirilmiştir. Anahtar Kelimeler:},
keywords = {},
pubstate = {published},
tppubtype = {conference}
}
Bu makalede su tarımı ile entegre yürütülen kara ziraatinin , bizim gibi balık yetiştiriciliğinde yeni olan ülkelere model olabilecek uygulama şekilleri farklı boyutları ile ele alınmıştır. Bu maksatla su tarımına entegre edilen, çiftlik hayvanları yetiştiriciliği, bitkisel üretim, kanatlılar ve inci kültürü ayrı alt başlıklarda ve sonuçlan birlikte değerlendirilmiştir. Ayrıca konunun çevre ile ilgili ilişkileri ve aquatik ekosistemdeki etkilerinin boyutları ele alınarak değerlendirilmiştir. Anahtar Kelimeler:
BUHAN, Ekrem; YILMAZ, Harun
Doğu Anadolu Bölgesi III. Su Ürünleri Sempozyumu, 10-12 Haziran 1998, Erzurum, 1998.
@conference{BUHAN1998bb,
title = {BODRUM YARIMADASI VE KÖYCEĞİZ LAGÜN SİSTEMİ FEKAL KİRLİLİĞİ VE SU ÜRÜNLERİ YETİŞME ORTAMLARINA ETKİSİ},
author = {Ekrem BUHAN and Harun YILMAZ},
url = {http://www.akuademi.net/da/DOGU3/d349ddb.pdf},
year = {1998},
date = {1998-06-12},
booktitle = {Doğu Anadolu Bölgesi III. Su Ürünleri Sempozyumu, 10-12 Haziran 1998, Erzurum},
abstract = {Bu çalışma Ocak 1993 ile Ocak 1998 tarihleri arasında, Bodrum Yarımadası civarında 22 ve Köyceğiz Lagün Sisteminden belirlenen 10 istasyondan alınan su numuneleri üzerinde gerçekleştirilmiştir. Toplam ve Fekal Koliform analizlerinde Zar Süzgeç Metodu kullanılmış, sonuçlar literatür ve standartlara göre yorumlanarak fekal kirliliğin boyutlarının tesbitine çalışılmıştır. Kışın oldukça düşük düzeyde olan fekal kirliliğin; yazın turizmin yoğunlaşması ile birlikte artış gösterdiği saptanmıştır. Anahtar Kelimeler: Bodrum Yarımadası, Köyceğiz Lagün Sistemi, Fekal Kirlilik, Eutrofikasyon, Koliform, Zar Süzgeç Metodu.},
keywords = {},
pubstate = {published},
tppubtype = {conference}
}
Bu çalışma Ocak 1993 ile Ocak 1998 tarihleri arasında, Bodrum Yarımadası civarında 22 ve Köyceğiz Lagün Sisteminden belirlenen 10 istasyondan alınan su numuneleri üzerinde gerçekleştirilmiştir. Toplam ve Fekal Koliform analizlerinde Zar Süzgeç Metodu kullanılmış, sonuçlar literatür ve standartlara göre yorumlanarak fekal kirliliğin boyutlarının tesbitine çalışılmıştır. Kışın oldukça düşük düzeyde olan fekal kirliliğin; yazın turizmin yoğunlaşması ile birlikte artış gösterdiği saptanmıştır. Anahtar Kelimeler: Bodrum Yarımadası, Köyceğiz Lagün Sistemi, Fekal Kirlilik, Eutrofikasyon, Koliform, Zar Süzgeç Metodu.
ERGENE, Serap
GÖKSU IRMAĞINDA YAŞAYAN BARBUS CAPİTO PECTORALİS HECKEL, 1843' İN BÜYÜME ÖZELLİKLERİ Conference
Doğu Anadolu Bölgesi III. Su Ürünleri Sempozyumu, 10-12 Haziran 1998, Erzurum, 1998.
@conference{ERGENE1998b,
title = {GÖKSU IRMAĞINDA YAŞAYAN BARBUS CAPİTO PECTORALİS HECKEL, 1843' İN BÜYÜME ÖZELLİKLERİ},
author = {Serap ERGENE},
url = {http://www.akuademi.net/da/DOGU3/d350sbb.pdf},
year = {1998},
date = {1998-06-12},
booktitle = {Doğu Anadolu Bölgesi III. Su Ürünleri Sempozyumu, 10-12 Haziran 1998, Erzurum},
abstract = {Göksu Irmağında yaşayan Barbus capito pectoralis örnekleri periyodik olarak Şubat 1995 ile Ocak 1996 tarihleri arasında yakalanmıştır. Yakalanan örneklerin yaş kompozisyonu, eşey oranı, yaş-boy, yaş-ağırlık, boy-ağırlık ilişkileri ile kondisyon faktörleri belirlenmiştir. Göksu Irmağında yakalanan 158 Barbus capito pectoralis örneğinin yaş kompozisyornu I-VII. yaşlar arasında değişmektedir. Barbus capito pectoralis' in yaşlara göre yüzde dağılımında II. ve III. Yaş gruptan yüksek orandadır. Barbus capito pectoralis' in yıllık ve oransal ağırlık ve boyca büyümeleri belirlenmiştir. Anahtar kelimeler: Barbus capito pectoralis, büyüme özellikleri, kondisyon faktörü, Göksu Irmağı.},
keywords = {},
pubstate = {published},
tppubtype = {conference}
}
Göksu Irmağında yaşayan Barbus capito pectoralis örnekleri periyodik olarak Şubat 1995 ile Ocak 1996 tarihleri arasında yakalanmıştır. Yakalanan örneklerin yaş kompozisyonu, eşey oranı, yaş-boy, yaş-ağırlık, boy-ağırlık ilişkileri ile kondisyon faktörleri belirlenmiştir. Göksu Irmağında yakalanan 158 Barbus capito pectoralis örneğinin yaş kompozisyornu I-VII. yaşlar arasında değişmektedir. Barbus capito pectoralis' in yaşlara göre yüzde dağılımında II. ve III. Yaş gruptan yüksek orandadır. Barbus capito pectoralis' in yıllık ve oransal ağırlık ve boyca büyümeleri belirlenmiştir. Anahtar kelimeler: Barbus capito pectoralis, büyüme özellikleri, kondisyon faktörü, Göksu Irmağı.
ÇAĞIRGAN, Haşmet
YERSİNİA RUCKERİ'NİN BİOTİN-AVİDİN SANDVİÇ ELISA İLE SEROTİPLENDİRİLMESİ Conference
Doğu Anadolu Bölgesi III. Su Ürünleri Sempozyumu, 10-12 Haziran 1998, Erzurum, 1998.
@conference{ÇAĞIRGAN1998,
title = {YERSİNİA RUCKERİ'NİN BİOTİN-AVİDİN SANDVİÇ ELISA İLE SEROTİPLENDİRİLMESİ},
author = {Haşmet ÇAĞIRGAN},
url = {http://www.akuademi.net/da/DOGU3/d351bbd.pdf},
year = {1998},
date = {1998-06-12},
booktitle = {Doğu Anadolu Bölgesi III. Su Ürünleri Sempozyumu, 10-12 Haziran 1998, Erzurum},
abstract = {Hasta alabalıklardan izole edilen 20 Yersinia ruckeri susu Biotin-Avidin sandviç ELISA ile affinite pürifıye Serotip Ol ve O2 immunoglobulin G (IgG) kullanılarak serotiplendirildi. Mikroplak kuyucukları affinite pürifıye tavşan anti Yersinia ruckeri Serotip Ol veya Serotip O2 IgG ile (Micrologic Inc.) ayrı ayrı kaplandı. IgG ile kaplanan kuyucuklara serotipi bilinmeyen, biyokimyasal özellikleriyle Y. ruckeri olduğu belirlenen, antijen eklenerek inkube edildi. Daha sonra her bir kuyucuğa, biotin ile işaretlenmiş tavşan anti Y. ruckeri Serotip Ol veya Serotip O2 IgG'leri ilave edilerek reaksiyona tabi tutuldu. Kuyucuklara Alkalin fosfataz ile işaretlenmiş avidin ilave edildi. Reaksiyonun görünür hale gelebilmesi için substrat olarak para nitrofenil fosfat (pNPP) kullanıldı. Bir susun Serotip O2,19 suşun ise Serotip Ol olduğu belirlendi. Anahtar Kelimeler:},
keywords = {},
pubstate = {published},
tppubtype = {conference}
}
Hasta alabalıklardan izole edilen 20 Yersinia ruckeri susu Biotin-Avidin sandviç ELISA ile affinite pürifıye Serotip Ol ve O2 immunoglobulin G (IgG) kullanılarak serotiplendirildi. Mikroplak kuyucukları affinite pürifıye tavşan anti Yersinia ruckeri Serotip Ol veya Serotip O2 IgG ile (Micrologic Inc.) ayrı ayrı kaplandı. IgG ile kaplanan kuyucuklara serotipi bilinmeyen, biyokimyasal özellikleriyle Y. ruckeri olduğu belirlenen, antijen eklenerek inkube edildi. Daha sonra her bir kuyucuğa, biotin ile işaretlenmiş tavşan anti Y. ruckeri Serotip Ol veya Serotip O2 IgG'leri ilave edilerek reaksiyona tabi tutuldu. Kuyucuklara Alkalin fosfataz ile işaretlenmiş avidin ilave edildi. Reaksiyonun görünür hale gelebilmesi için substrat olarak para nitrofenil fosfat (pNPP) kullanıldı. Bir susun Serotip O2,19 suşun ise Serotip Ol olduğu belirlendi. Anahtar Kelimeler:
BORAN, Muhammet; KARAÇAM, Hikmet; KUTLU, Sebahattin
DETERJANLARIN TATLI SU ORTAMINDA BİYOLOJİK PARÇALANMASI Conference
Doğu Anadolu Bölgesi III. Su Ürünleri Sempozyumu, 10-12 Haziran 1998, Erzurum, 1998.
@conference{BORAN1998,
title = {DETERJANLARIN TATLI SU ORTAMINDA BİYOLOJİK PARÇALANMASI},
author = {Muhammet BORAN and Hikmet KARAÇAM and Sebahattin KUTLU},
url = {http://www.akuademi.net/da/DOGU3/d352ibu.pdf},
year = {1998},
date = {1998-06-12},
booktitle = {Doğu Anadolu Bölgesi III. Su Ürünleri Sempozyumu, 10-12 Haziran 1998, Erzurum},
abstract = {Bu çalışmada, Türkiye'de yaygın olarak kullanılan üç farklı deterjan tipinin tatlı su ortamında biyolojik ayrışma özellikleri ve bunların standartlara uygun olup olmadığı araştırılmıştır. Araştırmada kullanılmak üzere piyasadan alınan farklı özellikteki deterjanlar tatlı suda çözündürülmüş ve elde edilen çözeltilerde anyonik yüzey aktif madde miktarı tayin edilerek bu çözeltilerdeki başlangıç konsantrasyonları belirlenmiştir. Deterjan çözeltilerinin hazırlandığı suyun özelliklerini belirlemek amacıyla pH, toplam sertlik, nitrat, fosfat ve yüzey aktif madde tayinleri yapılmıştır. Çalışmada belirli zaman aralıklarında deterjan ve kontrol çözeltilerinden alınan örneklerde total aerobik bakteri sayımları yapılmış, pH, fosfat ve anyonik deterjan değerleri ölçülmüştür. Elde edilen sonuçlara göre çalışmada kullanılan A tipi (normal) deterjanda çalışma süresi sonunda % 84.2, B tipi deterjanda (matik) % 84.9, C tipi deterjanda (sıvı) % 85.9 oranında bir parçalanmanın gerçekleştiği ve bu üç deterjanında standartlara uygun olduğu saptanmıştır. Anahtar Kelimeler:},
keywords = {},
pubstate = {published},
tppubtype = {conference}
}
Bu çalışmada, Türkiye'de yaygın olarak kullanılan üç farklı deterjan tipinin tatlı su ortamında biyolojik ayrışma özellikleri ve bunların standartlara uygun olup olmadığı araştırılmıştır. Araştırmada kullanılmak üzere piyasadan alınan farklı özellikteki deterjanlar tatlı suda çözündürülmüş ve elde edilen çözeltilerde anyonik yüzey aktif madde miktarı tayin edilerek bu çözeltilerdeki başlangıç konsantrasyonları belirlenmiştir. Deterjan çözeltilerinin hazırlandığı suyun özelliklerini belirlemek amacıyla pH, toplam sertlik, nitrat, fosfat ve yüzey aktif madde tayinleri yapılmıştır. Çalışmada belirli zaman aralıklarında deterjan ve kontrol çözeltilerinden alınan örneklerde total aerobik bakteri sayımları yapılmış, pH, fosfat ve anyonik deterjan değerleri ölçülmüştür. Elde edilen sonuçlara göre çalışmada kullanılan A tipi (normal) deterjanda çalışma süresi sonunda % 84.2, B tipi deterjanda (matik) % 84.9, C tipi deterjanda (sıvı) % 85.9 oranında bir parçalanmanın gerçekleştiği ve bu üç deterjanında standartlara uygun olduğu saptanmıştır. Anahtar Kelimeler:
AYDIN, Seyit; BULUT, Musa; GÜRE, Hayati; ENGİN, Murat
PİRANA (SERRASALMUS NATTEREN) BALIKLARINDA GÖRÜLEN PROVİDENCİA ALCALİFACİENS ENFEKSİYONU Conference
Doğu Anadolu Bölgesi III. Su Ürünleri Sempozyumu, 10-12 Haziran 1998, Erzurum, 1998.
@conference{AYDIN1998,
title = {PİRANA (SERRASALMUS NATTEREN) BALIKLARINDA GÖRÜLEN PROVİDENCİA ALCALİFACİENS ENFEKSİYONU},
author = {Seyit AYDIN and Musa BULUT and Hayati GÜRE and Murat ENGİN},
url = {http://www.akuademi.net/da/DOGU3/d353ubi.pdf},
year = {1998},
date = {1998-06-12},
booktitle = {Doğu Anadolu Bölgesi III. Su Ürünleri Sempozyumu, 10-12 Haziran 1998, Erzurum},
abstract = {Araştırmada hastalanmış pirana (Serrasalmus natteren) balıklardan Providencia alcalifaciens bakterisi izole edilmiştir. Aynalı sazan (Cyprinus carpio L.) balıklan üzerinde de izolatın patojenite testi yapılmıştır. Hem doğal hem de deneysel olarak enfekte olmuş balıkların ağız çevresinde derin lezyonlar, vücutta pul dökülmesi, gözlerde katarakt, vücut yüzeyinde mukus artışı gözlenmiştir. Bakteriye antibiogram testi uygulanmıştır. Ayrıca P. alcalifaciensé karşı dezenfektanlardan chloramine-T nin 2,29 mg/1 ve formalinin 40 ml/1 lik dozları 1 saatlik bir muamelenin sonunda invitro olarak etkili olmuştur. Değişik dozlardaki bakır sülfatın 2 dakikalık potasyum permanganatın ise 10 dakikalık muameleleri bakteri üzerine inhibitör etki göstermemiştir. Doğal enfeksiyon chloramine-T banyosu ve oral olarak verilen flumequine antibiyotiği ile tedavi edilebilmiştir. Anahtar Kelimeler: Hastalık, Pirana, Providencia alcalifaciens, Tedavi},
keywords = {},
pubstate = {published},
tppubtype = {conference}
}
Araştırmada hastalanmış pirana (Serrasalmus natteren) balıklardan Providencia alcalifaciens bakterisi izole edilmiştir. Aynalı sazan (Cyprinus carpio L.) balıklan üzerinde de izolatın patojenite testi yapılmıştır. Hem doğal hem de deneysel olarak enfekte olmuş balıkların ağız çevresinde derin lezyonlar, vücutta pul dökülmesi, gözlerde katarakt, vücut yüzeyinde mukus artışı gözlenmiştir. Bakteriye antibiogram testi uygulanmıştır. Ayrıca P. alcalifaciensé karşı dezenfektanlardan chloramine-T nin 2,29 mg/1 ve formalinin 40 ml/1 lik dozları 1 saatlik bir muamelenin sonunda invitro olarak etkili olmuştur. Değişik dozlardaki bakır sülfatın 2 dakikalık potasyum permanganatın ise 10 dakikalık muameleleri bakteri üzerine inhibitör etki göstermemiştir. Doğal enfeksiyon chloramine-T banyosu ve oral olarak verilen flumequine antibiyotiği ile tedavi edilebilmiştir. Anahtar Kelimeler: Hastalık, Pirana, Providencia alcalifaciens, Tedavi
YAPALAK, Suat; YÜKSEL, Mahmut
Doğu Anadolu Bölgesi III. Su Ürünleri Sempozyumu, 10-12 Haziran 1998, Erzurum, 1998.
@conference{YAPALAK1998,
title = {ATATÜRK BARAJ GÖLÜ (FIRAT)’NDE YAŞAYAN Capoeta trutla (Heckel,1843)’nın BÜYÜME ÖZELLİKLERİ ÜZERİNE BİR ARAŞTIRMA},
author = {Suat YAPALAK and Mahmut YÜKSEL},
url = {http://www.akuademi.net/da/DOGU3/d354dbb.pdf},
year = {1998},
date = {1998-06-12},
booktitle = {Doğu Anadolu Bölgesi III. Su Ürünleri Sempozyumu, 10-12 Haziran 1998, Erzurum},
abstract = {Bu çalışmada, Fırat nehri üzerine kurulan Atatürk Baraj Gölü’nde yaşayan Capoeta trutla (Heckel,1843)’nın, büyüme özellikleri araştırılmıştır. Örneklerin %52.57’sini dişiler, % 47.43’ünü erkekler oluşturmuştur. Erkeklerin İ-V, dişilerin 1- Vİ yaşları arasında dağılım gösterdiği tesbit edilmiştir. Bireylerin yaş-boy, yaş- ağırlık, boy-ağırlık ilişkisi, oransal boy ve ağırlık artışları ile kondisyon faktörü saptanmıştır. Kondisyon faktörü yaşa göre 1 .119 ve 1.686 arasında değişmiştir. Anahtar Kelimeler: Capoeta trutta, yaş-boy, yaş-ağırlık ve boy-ağırlık ilişkisi},
keywords = {},
pubstate = {published},
tppubtype = {conference}
}
Bu çalışmada, Fırat nehri üzerine kurulan Atatürk Baraj Gölü’nde yaşayan Capoeta trutla (Heckel,1843)’nın, büyüme özellikleri araştırılmıştır. Örneklerin %52.57’sini dişiler, % 47.43’ünü erkekler oluşturmuştur. Erkeklerin İ-V, dişilerin 1- Vİ yaşları arasında dağılım gösterdiği tesbit edilmiştir. Bireylerin yaş-boy, yaş- ağırlık, boy-ağırlık ilişkisi, oransal boy ve ağırlık artışları ile kondisyon faktörü saptanmıştır. Kondisyon faktörü yaşa göre 1 .119 ve 1.686 arasında değişmiştir. Anahtar Kelimeler: Capoeta trutta, yaş-boy, yaş-ağırlık ve boy-ağırlık ilişkisi
YANIK, Telat; ARAS, Sıtkı
Doğu Anadolu Bölgesi III. Su Ürünleri Sempozyumu, 10-12 Haziran 1998, Erzurum, 1998.
@conference{YANIK1998,
title = {MEZBAHA YAN ÜRÜNLERİ UNLARININ GÖKKUŞAĞI ALABALIĞI (ONCORHYNCHUS MYKISS) YAVRU YEMLERİNDE BALIK UNU YERİNE KULLANILMALARININ VÜCUT KOMPOZİSYONUNA ETKİLERİ},
author = {Telat YANIK and Sıtkı ARAS},
url = {http://www.akuademi.net/da/DOGU3/d355bbs.pdf},
year = {1998},
date = {1998-06-12},
booktitle = {Doğu Anadolu Bölgesi III. Su Ürünleri Sempozyumu, 10-12 Haziran 1998, Erzurum},
abstract = {Bu çalışmada, mezbaha yan ürünleri unlarının (kan unu, et-kemik unu, tavuk unu) gökkuşağı alabalığı (Oncorhynchus mykiss) yavru yemlerinde balık (menhaden) unu yerine ikamelerinin balıkların vücut kompozisyonları üzerine etkileri incelenmiştir. Diyetlerde balık unu seviyeleri %30 ve % 45 olarak ayarlanmış ve bu miktarlara da %0, %25, %50, %75 ve %100 oranlarında mezbaha yan ürünleri unu ikame edilerek 10 adet test diyeti yapılmıştır. Kontrol yemi olarak ise ticari bir yem kullanılmıştır. Hazırlanan test diyetleri ve kontrol yenliyle ortalama ağırlıkları 1.75 ± 0.08 g olan gökkuşağı alabalığı yavruları 150 gün (140 yemleme günü) süreyle yenilenmişlerdir. Balıkların vücut proximate analizleri neticesinde gruplar arası farklılıklar, protein değerleri bakımından istatistiki olarak önemsiz, yağ miktarları bakımından ise önemli bulunmuştur (p<0.01). Anahtar kelimeler: Oncorhynchus mykiss. Balık yemi, Mezbaha yan ürünleri unlan},
keywords = {},
pubstate = {published},
tppubtype = {conference}
}
Bu çalışmada, mezbaha yan ürünleri unlarının (kan unu, et-kemik unu, tavuk unu) gökkuşağı alabalığı (Oncorhynchus mykiss) yavru yemlerinde balık (menhaden) unu yerine ikamelerinin balıkların vücut kompozisyonları üzerine etkileri incelenmiştir. Diyetlerde balık unu seviyeleri %30 ve % 45 olarak ayarlanmış ve bu miktarlara da %0, %25, %50, %75 ve %100 oranlarında mezbaha yan ürünleri unu ikame edilerek 10 adet test diyeti yapılmıştır. Kontrol yemi olarak ise ticari bir yem kullanılmıştır. Hazırlanan test diyetleri ve kontrol yenliyle ortalama ağırlıkları 1.75 ± 0.08 g olan gökkuşağı alabalığı yavruları 150 gün (140 yemleme günü) süreyle yenilenmişlerdir. Balıkların vücut proximate analizleri neticesinde gruplar arası farklılıklar, protein değerleri bakımından istatistiki olarak önemsiz, yağ miktarları bakımından ise önemli bulunmuştur (p<0.01). Anahtar kelimeler: Oncorhynchus mykiss. Balık yemi, Mezbaha yan ürünleri unlan
SAĞLAM, Naim
Doğu Anadolu Bölgesi III. Su Ürünleri Sempozyumu, 10-12 Haziran 1998, Erzurum, 1998.
@conference{SAĞLAM1998,
title = {HIRUDO MEDICINALIS' (L., 1758) İLE GÖKKUŞAĞI ALABALIĞI (ONCORHYNCHUS MYKISS ) ARASINDAKİ İLİŞKİNİN DENEYSEL İNCELENMESİ},
author = {Naim SAĞLAM},
url = {http://www.akuademi.net/da/DOGU3/d356abb.pdf},
year = {1998},
date = {1998-06-12},
booktitle = {Doğu Anadolu Bölgesi III. Su Ürünleri Sempozyumu, 10-12 Haziran 1998, Erzurum},
abstract = {Fırat Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Cip Balık Üretim ve Araştırma Tesisinden temin edilen 30 Alabalık (Oncorhynchus mykiss ) ile doğadan toplanan 15 Hirudo medicinalis akvaryumda aynı ortama bırakıldılar. H. medicinalis ín alabalıklara saldırdığı, özellikle kuyruk yüzgecinin S mm önünden ve anal yüzgecin kaidesinden abdomene tutunduğu belirlendi. Sülüklerin yapıştığı kısımlarda hemorraji ve yara şekillendi. Balıklarda, anemi ve solungaçlarda solgunluk gözlendi. H. medicinalis ín saldırısına uğrayan alabalıkların (O. mykiss ) ortalama % 40 (n=30) oranında öldüğü saptandı. Ayrıca alabalıkların da yakalayabildikleri H. medicinalis' leri yediği görüldü. Anahtar Kelimeler:},
keywords = {},
pubstate = {published},
tppubtype = {conference}
}
Fırat Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Cip Balık Üretim ve Araştırma Tesisinden temin edilen 30 Alabalık (Oncorhynchus mykiss ) ile doğadan toplanan 15 Hirudo medicinalis akvaryumda aynı ortama bırakıldılar. H. medicinalis ín alabalıklara saldırdığı, özellikle kuyruk yüzgecinin S mm önünden ve anal yüzgecin kaidesinden abdomene tutunduğu belirlendi. Sülüklerin yapıştığı kısımlarda hemorraji ve yara şekillendi. Balıklarda, anemi ve solungaçlarda solgunluk gözlendi. H. medicinalis ín saldırısına uğrayan alabalıkların (O. mykiss ) ortalama % 40 (n=30) oranında öldüğü saptandı. Ayrıca alabalıkların da yakalayabildikleri H. medicinalis' leri yediği görüldü. Anahtar Kelimeler:
EMRE, Yılmaz
Doğu Anadolu Bölgesi III. Su Ürünleri Sempozyumu, 10-12 Haziran 1998, Erzurum, 1998.
@conference{EMRE1998b,
title = {KEPEZ SU ÜRÜNLERİ ÜRETME İSTASYONU AYNALI SAZAN CYPRINUS CARPIO L. ANAÇLARINDA GÖRÜLEN YUMURTA BOZULMASININ İNCELENMESİ},
author = {Yılmaz EMRE},
url = {http://www.akuademi.net/da/DOGU3/d357ybi.pdf},
year = {1998},
date = {1998-06-12},
booktitle = {Doğu Anadolu Bölgesi III. Su Ürünleri Sempozyumu, 10-12 Haziran 1998, Erzurum},
abstract = {1997 yılı Mayıs-Temmuz ayları arasında yaklaşık 600 adet sazan anacı üzerinde yapılan çalışmada;özellikle bu sayının 500 adedini oluşturan aynalı sazanlardan alınan yumurtalarda kontrollü ve yarı kontrollü sistemlerde döllenmenin çok düşük düzeylerde olduğu görülmüştür. Buna karşın 100 civarındaki pullu sazan anacında ise, döllenmenin normal düzeyde oluştuğu tesbit edilmiştir. Çalışmamızda, oluşan problemin nedeni irdelenmiş ve bu konuda alınabilecek önlemler saptanmıştır. Anahtar Kelimeler:},
keywords = {},
pubstate = {published},
tppubtype = {conference}
}
1997 yılı Mayıs-Temmuz ayları arasında yaklaşık 600 adet sazan anacı üzerinde yapılan çalışmada;özellikle bu sayının 500 adedini oluşturan aynalı sazanlardan alınan yumurtalarda kontrollü ve yarı kontrollü sistemlerde döllenmenin çok düşük düzeylerde olduğu görülmüştür. Buna karşın 100 civarındaki pullu sazan anacında ise, döllenmenin normal düzeyde oluştuğu tesbit edilmiştir. Çalışmamızda, oluşan problemin nedeni irdelenmiş ve bu konuda alınabilecek önlemler saptanmıştır. Anahtar Kelimeler:
ERGENE, Serap; YALÇIN, Şükran; KARAHAN, Arzu
Doğu Anadolu Bölgesi III. Su Ürünleri Sempozyumu, 10-12 Haziran 1998, Erzurum, 1998.
@conference{ERGENE1998bb,
title = {İKİ FARKLI LOKALITEDE YAŞAYAN CLARIAS LAZERA VALECIENNES, 1840' NIN METRİK VE MERISTİK KARAKTER DEĞİŞİMİ ÜZERİNE ÖN ÇALIŞMA},
author = {Serap ERGENE and Şükran YALÇIN and Arzu KARAHAN},
url = {http://www.akuademi.net/da/DOGU3/d358sbu.pdf},
year = {1998},
date = {1998-06-12},
booktitle = {Doğu Anadolu Bölgesi III. Su Ürünleri Sempozyumu, 10-12 Haziran 1998, Erzurum},
abstract = {Göksu Deltasında bulunan Akgöl- Paradeniz Lagünü ve bunlara dökülen drenaj kanallarında yaşayan Clarias lazera ile Asi Nehri' nde yaşayan Clarias lazera bireyleri arasında metrik ve meristik karakterler yönünden karşılaştırmalı olarak inceleme yapılmıştır. Morfometrik olarak herbir bireyden 22 karakter ölçülmüş, meristik olarakta 5 karakter sayılmıştır. Ölçülebilen ve sayılabilen karakterler istatistiki analizlerden geçirilerek iki farklı populasyon arasındaki benzerlik ve farklılık oranları karşılaştırılmıştır. Anahtar Kelimeler: Clarias lazera, sistematik, Asi Nehri , Göksu Delta.},
keywords = {},
pubstate = {published},
tppubtype = {conference}
}
Göksu Deltasında bulunan Akgöl- Paradeniz Lagünü ve bunlara dökülen drenaj kanallarında yaşayan Clarias lazera ile Asi Nehri' nde yaşayan Clarias lazera bireyleri arasında metrik ve meristik karakterler yönünden karşılaştırmalı olarak inceleme yapılmıştır. Morfometrik olarak herbir bireyden 22 karakter ölçülmüş, meristik olarakta 5 karakter sayılmıştır. Ölçülebilen ve sayılabilen karakterler istatistiki analizlerden geçirilerek iki farklı populasyon arasındaki benzerlik ve farklılık oranları karşılaştırılmıştır. Anahtar Kelimeler: Clarias lazera, sistematik, Asi Nehri , Göksu Delta.
ŞEVİK, Ramazan; KILIÇ, Ömer Sait
BOZOVA 1 (BÜYÜKGÖL) VE BOZOVA 2 (KÜÇÜKGÖL) GÖLETLERİNDEKİ HAYVANSAL ORGANİZMALARIN TESPİTİ Conference
Doğu Anadolu Bölgesi III. Su Ürünleri Sempozyumu, 10-12 Haziran 1998, Erzurum, 1998.
@conference{ŞEVİK1998b,
title = {BOZOVA 1 (BÜYÜKGÖL) VE BOZOVA 2 (KÜÇÜKGÖL) GÖLETLERİNDEKİ HAYVANSAL ORGANİZMALARIN TESPİTİ},
author = {Ramazan ŞEVİK and Ömer Sait KILIÇ},
url = {http://www.akuademi.net/da/DOGU3/d359dbd.pdf},
year = {1998},
date = {1998-06-12},
booktitle = {Doğu Anadolu Bölgesi III. Su Ürünleri Sempozyumu, 10-12 Haziran 1998, Erzurum},
abstract = {Bu araştırma Şanlıurfa ili, Bozova ilçesi sınırları içerisinde bulunan Bozova 1 (Büyükgöl) ve Bozova 2 (Küçükgöl) göletlerindeki hayvansal organizmaların taksonomisini tesbit etmek amacıyla 1996 yılında yapılmıştır. Bu çalışmada Bozova 1 (Büyükgöl) ve Bozova 2 (Küçükgöl) zooplankton faunasına ait Daphnia magna, Simocephalus vetulus, Leydigia leydigi türleri, balık faunasına ait Mastacembelus simack ( Walbaum, 1792), Carasobarbus luteus (Heckel, 1843), Cyprinus carpio (Linnaeus, 1758), Silurus sp. Linnaeus, 1758, Gambusia affınis (Barid ve Gerard, 1853) türleri olmak üzere toplam 8 tür tesbit edilmiştir. Ayrıca göl kenarında Su Samuru (Lutra lutra), Tatlısu kaplumbağası, Su yılanı da bulunmaktadır. Anahtar Kelimeler:},
keywords = {},
pubstate = {published},
tppubtype = {conference}
}
Bu araştırma Şanlıurfa ili, Bozova ilçesi sınırları içerisinde bulunan Bozova 1 (Büyükgöl) ve Bozova 2 (Küçükgöl) göletlerindeki hayvansal organizmaların taksonomisini tesbit etmek amacıyla 1996 yılında yapılmıştır. Bu çalışmada Bozova 1 (Büyükgöl) ve Bozova 2 (Küçükgöl) zooplankton faunasına ait Daphnia magna, Simocephalus vetulus, Leydigia leydigi türleri, balık faunasına ait Mastacembelus simack ( Walbaum, 1792), Carasobarbus luteus (Heckel, 1843), Cyprinus carpio (Linnaeus, 1758), Silurus sp. Linnaeus, 1758, Gambusia affınis (Barid ve Gerard, 1853) türleri olmak üzere toplam 8 tür tesbit edilmiştir. Ayrıca göl kenarında Su Samuru (Lutra lutra), Tatlısu kaplumbağası, Su yılanı da bulunmaktadır. Anahtar Kelimeler:
ŞEVİK, Ramazan; HARTAVİ, Şıhmüslüm; KILIÇ, Ömer Sait; YÜKSEL, Mahmut
Doğu Anadolu Bölgesi III. Su Ürünleri Sempozyumu, 10-12 Haziran 1998, Erzurum, 1998.
@conference{ŞEVİK1998bb,
title = {ATATÜRK BARAJ GÖLÜ BOZOVA AVLAK SAHASI BALIK TÜRLERİNİN BAZI EKOLOJİK ÖZELLİKLERİ ÜZERİNE ARAŞTIRMALAR.},
author = {Ramazan ŞEVİK and Şıhmüslüm HARTAVİ and Ömer Sait KILIÇ and Mahmut YÜKSEL},
url = {http://www.akuademi.net/da/DOGU3/d360saa.pdf},
year = {1998},
date = {1998-06-12},
booktitle = {Doğu Anadolu Bölgesi III. Su Ürünleri Sempozyumu, 10-12 Haziran 1998, Erzurum},
abstract = {Bu çalışma Ekim 1995-Kasım 1997 tarihleri arasında Atatürk Baraj Gölü (Bozova avla sahası)'nde gerçekleştirilmiştir. Araştırma esnasında 4 familyaya mensup 17 türün bazı ekoloji istekleri ve göç yapan türlerin göç yaptığı dönemlerdeki su özellikleri takip edilmiştir. Üzerind durulan 17 türün 14'ü Cyprinidae familyasına ait iken, geri kalan 3 tür Mugilidae Mastacembelidae ve Siluridae familyasına mensuptur. Çeşitli nedenlerle göç yapan türleri Cyprinidae familyasına mensup olanları: Aspius varax, Barbus spp., Capoeta capoeta umbl; Chalcalburnus mossulensis, Chondrostoma regium, Leuciscus cephalus orientalis ve Leuciscus lepidus oldukları; diğer göç yapan bir tek türün ise Mugilidae familyasına ait Liza (Mugil) ab olduğu belirlenmiştir. Göç yapan türlerin sıcak suları sevmediği ve bölgeye 19 °C'nin altındaki s sıcaklıklarında geldikleri tespit edilmiştir. Göç yapmayan türlerden Cyprinidae familyasına mensu olanlar: Acanthobrama marmid, Capoeta trutta, Carasabarbus luteus, Cyprinion macrostomun Cyprinus carpio, Garra rufa obtusa ve Tor grypus'dur. Ayrıca, Mastacembelidae familyasında Mastacembelus simack ve Siluridae familyasından Silurus =Parasilurus triostegus gö yapmamaktadır. Göç yapmayan türlerin 29 °C civarındaki sulara adapte olabildikleri izlenmişti] Bu çalışmada üzerinde durulan türlerin Cyprinus carpio (pullu ve aynalı) hariç tamamının aks sulan sevdikleri tespit edilmiştir. Anahtar Kelimeler:},
keywords = {},
pubstate = {published},
tppubtype = {conference}
}
Bu çalışma Ekim 1995-Kasım 1997 tarihleri arasında Atatürk Baraj Gölü (Bozova avla sahası)'nde gerçekleştirilmiştir. Araştırma esnasında 4 familyaya mensup 17 türün bazı ekoloji istekleri ve göç yapan türlerin göç yaptığı dönemlerdeki su özellikleri takip edilmiştir. Üzerind durulan 17 türün 14'ü Cyprinidae familyasına ait iken, geri kalan 3 tür Mugilidae Mastacembelidae ve Siluridae familyasına mensuptur. Çeşitli nedenlerle göç yapan türleri Cyprinidae familyasına mensup olanları: Aspius varax, Barbus spp., Capoeta capoeta umbl; Chalcalburnus mossulensis, Chondrostoma regium, Leuciscus cephalus orientalis ve Leuciscus lepidus oldukları; diğer göç yapan bir tek türün ise Mugilidae familyasına ait Liza (Mugil) ab olduğu belirlenmiştir. Göç yapan türlerin sıcak suları sevmediği ve bölgeye 19 °C'nin altındaki s sıcaklıklarında geldikleri tespit edilmiştir. Göç yapmayan türlerden Cyprinidae familyasına mensu olanlar: Acanthobrama marmid, Capoeta trutta, Carasabarbus luteus, Cyprinion macrostomun Cyprinus carpio, Garra rufa obtusa ve Tor grypus'dur. Ayrıca, Mastacembelidae familyasında Mastacembelus simack ve Siluridae familyasından Silurus =Parasilurus triostegus gö yapmamaktadır. Göç yapmayan türlerin 29 °C civarındaki sulara adapte olabildikleri izlenmişti] Bu çalışmada üzerinde durulan türlerin Cyprinus carpio (pullu ve aynalı) hariç tamamının aks sulan sevdikleri tespit edilmiştir. Anahtar Kelimeler:
Kaynak Gösterimi
Burada yer alan makaleler, 10-12 Haziran 1998 tarihleri arasında Erzurum’da yapılan Doğu Anadolu Bölgesi III. Su Ürünleri Sempozyumunda sunulmuştur. Makaleleri yayınlarınızda kaynak olarak kullanırken lütfen bu bilgiye yer veriniz.