BİLDİRİLER – 1. Kısım
2009
DEMİRKIRAN, Ali Rıza; ALP, Ahmet; KARA, Cemil
MENZELET BARAJ GÖLÜ’NDE FİZİKOKİMYSAL PARAMETRELERİN DİKEY VE YATAY DOĞRULTUDA DEĞİŞİMİ Conference
ULUSAL SU GÜNLERİ 2009, 29 Eylül - 1 Ekim 2009, Elazığ, 2009.
@conference{DEMİRKIRAN2009,
title = {MENZELET BARAJ GÖLÜ’NDE FİZİKOKİMYSAL PARAMETRELERİN DİKEY VE YATAY DOĞRULTUDA DEĞİŞİMİ},
author = {Ali Rıza DEMİRKIRAN and Ahmet ALP and Cemil KARA},
url = {http://www.akuademi.net/USG/USG2009/A/a07ysy.pdf},
year = {2009},
date = {2009-10-01},
booktitle = {ULUSAL SU GÜNLERİ 2009, 29 Eylül - 1 Ekim 2009, Elazığ},
abstract = {Bu çalışma Ceyhan Nehri üzerinde yer alan Menzelet Baraj Gölü’nde aylık olarak yapılmıştır. Fizikokimyasal parametrelerden su sıcaklığı, pH, çözünmüş oksijen konsantrasyonu, elektrik iletkenliği ve turbidite gölde seçilen 8 istasyonda yüzey suyunda ve 2. istasyonda ise yüzeyden itibaren dikey doğrultuda incelenmiştir. Ayrıca çalışma yapılan her istasyonda Secchi Diski derinliği de ölçülmüştür.Araştırma sonuçlarına göre, yüzey suyunda incelenen fizikokimyasal parametrelerden ortalama su sıcaklığı değerleri 8.1 oC ile 26.7 oC arasında, pH değerleri 8.0 ile 8.6 arasında, çözünmüş oksijen konsantrasyonları 3.97 mg/l ile 12.09 mg/l arasında, elektrik iletkenliği değerleri 265.1 mmhos/cm ile 366.9 mmhos/cm arasında, turbidite değerleri 1.3 NTU ile 20.38 NTU arasında değişmiştir. Ayrıca çalışma yapılan istasyonlardaki Secchi Diski derinliği 94.0 cm ile 216.4 cm arasında olduğu ölçülmüştür.Yüzeyden itibaren dikey doğrultuda incelenen istasyondaki elde edilen fizikokimyasal parametreler ise derinliğe göre aylar bazında değişik tabaklaşma ve farklılıklar içermektedir. Anahtar sözcükler: Menzelet Baraj Gölü, fizikokimyasal parametreler, Kahramanmaraş},
keywords = {},
pubstate = {published},
tppubtype = {conference}
}
Bu çalışma Ceyhan Nehri üzerinde yer alan Menzelet Baraj Gölü’nde aylık olarak yapılmıştır. Fizikokimyasal parametrelerden su sıcaklığı, pH, çözünmüş oksijen konsantrasyonu, elektrik iletkenliği ve turbidite gölde seçilen 8 istasyonda yüzey suyunda ve 2. istasyonda ise yüzeyden itibaren dikey doğrultuda incelenmiştir. Ayrıca çalışma yapılan her istasyonda Secchi Diski derinliği de ölçülmüştür.Araştırma sonuçlarına göre, yüzey suyunda incelenen fizikokimyasal parametrelerden ortalama su sıcaklığı değerleri 8.1 oC ile 26.7 oC arasında, pH değerleri 8.0 ile 8.6 arasında, çözünmüş oksijen konsantrasyonları 3.97 mg/l ile 12.09 mg/l arasında, elektrik iletkenliği değerleri 265.1 mmhos/cm ile 366.9 mmhos/cm arasında, turbidite değerleri 1.3 NTU ile 20.38 NTU arasında değişmiştir. Ayrıca çalışma yapılan istasyonlardaki Secchi Diski derinliği 94.0 cm ile 216.4 cm arasında olduğu ölçülmüştür.Yüzeyden itibaren dikey doğrultuda incelenen istasyondaki elde edilen fizikokimyasal parametreler ise derinliğe göre aylar bazında değişik tabaklaşma ve farklılıklar içermektedir. Anahtar sözcükler: Menzelet Baraj Gölü, fizikokimyasal parametreler, Kahramanmaraş
UÇKUN, Aysel ALKAN; OĞUZKURT, Didem Gökçe
ULUSAL SU GÜNLERİ 2009, 29 Eylül - 1 Ekim 2009, Elazığ, 2009.
@conference{UÇKUN2009,
title = {KARAKAYA BARAJ GÖLÜ’NDE (MALATYA) YAŞAYAN CHALCALBURNUS MOSSULENSIS (HECKEL, 1843)’İN ÜREME ÖZELLİKLERİ},
author = {Aysel ALKAN UÇKUN and Didem Gökçe OĞUZKURT},
url = {http://www.akuademi.net/USG/USG2009/A/a08sss.pdf},
year = {2009},
date = {2009-10-01},
booktitle = {ULUSAL SU GÜNLERİ 2009, 29 Eylül - 1 Ekim 2009, Elazığ},
abstract = {Büyük bir potansiyele sahip olan iç su kaynaklarımızdan ekonomik şekilde faydalanabilmek için bu kaynaklarımızın biyolojik zenginliğinin ortaya konulması ve her yönüyle araştırılması gerekmektedir. Bunun için öncelikle iç sularımızda biyoçeşitlilik çalışmalarının yoğunlaşması ve mevcut balık türlerinin tespiti, populasyon biyolojisinin belirlenmesi, türlerin üreme ve büyüme durumlarını ortaya koyacaktır. Böylelikle iç sulardaki besin kaynakları potansiyelinin ortaya çıkarılması ve zaman içindeki değişimin belirlenmesi sağlanabilecektir. Balıkların üreme özellikleri, türlere ve su ekosisteminin fiziksel, kimyasal, biyolojik ve hidrolojik koşullarının yapısına bağlı olarak değişiklik göstermektedir. Aynı zamanda o balık türünün farklı coğrafik bölgelerde yaşayan populasyonları arasında üreme zamanı ve yumurta verimlilikleri açısından da farklılıklar bulunmaktadır. Bir habitattaki balık populasyonlarının ve üreme biyolojilerinin incelenmesi, gelecekteki durumlarının tahmin edilebilmesi ve elde edilecek verimin hesaplanmasında önemli bir yer tutmaktadır. Ayrıca balıkların üreme özelliklerinin bilinmesi, koruma kontrol sirkülerinde yer alacak boy, yer ve zaman yasaklarının daha gerçekçi ve bilimsel bir temele dayanmasını sağlar. Bu çalışma, Karakaya Baraj Gölü’nde ekonomik değere sahip olan Chalcalburnus mossulensis (Heckel, 1843)’in üreme özelliklerini tespit etmek ve verilerin Chalcalburnus balıkçılığının sürdürülebilir olmasına katkı amacıyla yapılmıştır. Mart 2009’dan başlamak üzere her ay dört ayrı istasyondan 30 mm göz açıklığına sahip uzatma ağlarıyla balık örneklemeleri yapılmıştır. Yakalanan balık örneklerinin standart boy, çatal boy, total boy, toplam vücut ağırlıkları ile gonad ağırlıkları belirlenerek kaydedilmiş, yaş tayini için pulları alınmıştır. Cinsiyet ayrımı gonadlardan morfolojik olarak yapılmıştır. Bu çalışmada örneklerin erkek:dişi oranı, GSI değerleri, ovaryum ağırlığı, yumurta çapı, üreme zamanı, fekondite gibi üreme değerleri incelenmiştir. Alan çalışmalarına belirlenen örnekleme noktalarında devam edilmektedir. Anahtar sözcükler: Chalcalburnus mossulensis, gonad, Karakaya Baraj Gölü, üreme özellikleri.},
keywords = {},
pubstate = {published},
tppubtype = {conference}
}
Büyük bir potansiyele sahip olan iç su kaynaklarımızdan ekonomik şekilde faydalanabilmek için bu kaynaklarımızın biyolojik zenginliğinin ortaya konulması ve her yönüyle araştırılması gerekmektedir. Bunun için öncelikle iç sularımızda biyoçeşitlilik çalışmalarının yoğunlaşması ve mevcut balık türlerinin tespiti, populasyon biyolojisinin belirlenmesi, türlerin üreme ve büyüme durumlarını ortaya koyacaktır. Böylelikle iç sulardaki besin kaynakları potansiyelinin ortaya çıkarılması ve zaman içindeki değişimin belirlenmesi sağlanabilecektir. Balıkların üreme özellikleri, türlere ve su ekosisteminin fiziksel, kimyasal, biyolojik ve hidrolojik koşullarının yapısına bağlı olarak değişiklik göstermektedir. Aynı zamanda o balık türünün farklı coğrafik bölgelerde yaşayan populasyonları arasında üreme zamanı ve yumurta verimlilikleri açısından da farklılıklar bulunmaktadır. Bir habitattaki balık populasyonlarının ve üreme biyolojilerinin incelenmesi, gelecekteki durumlarının tahmin edilebilmesi ve elde edilecek verimin hesaplanmasında önemli bir yer tutmaktadır. Ayrıca balıkların üreme özelliklerinin bilinmesi, koruma kontrol sirkülerinde yer alacak boy, yer ve zaman yasaklarının daha gerçekçi ve bilimsel bir temele dayanmasını sağlar. Bu çalışma, Karakaya Baraj Gölü’nde ekonomik değere sahip olan Chalcalburnus mossulensis (Heckel, 1843)’in üreme özelliklerini tespit etmek ve verilerin Chalcalburnus balıkçılığının sürdürülebilir olmasına katkı amacıyla yapılmıştır. Mart 2009’dan başlamak üzere her ay dört ayrı istasyondan 30 mm göz açıklığına sahip uzatma ağlarıyla balık örneklemeleri yapılmıştır. Yakalanan balık örneklerinin standart boy, çatal boy, total boy, toplam vücut ağırlıkları ile gonad ağırlıkları belirlenerek kaydedilmiş, yaş tayini için pulları alınmıştır. Cinsiyet ayrımı gonadlardan morfolojik olarak yapılmıştır. Bu çalışmada örneklerin erkek:dişi oranı, GSI değerleri, ovaryum ağırlığı, yumurta çapı, üreme zamanı, fekondite gibi üreme değerleri incelenmiştir. Alan çalışmalarına belirlenen örnekleme noktalarında devam edilmektedir. Anahtar sözcükler: Chalcalburnus mossulensis, gonad, Karakaya Baraj Gölü, üreme özellikleri.
TAŞ, Beyhan; CANDAN, Ahmet Yavuz; CAN, Özgen; TOPKARA, Sertan
ULUGÖL (ORDU)’ÜN BAZI FİZİKO-KİMYASAL ÖZELLİKLERİ Conference
ULUSAL SU GÜNLERİ 2009, 29 Eylül - 1 Ekim 2009, Elazığ, 2009.
@conference{TAŞ2009,
title = {ULUGÖL (ORDU)’ÜN BAZI FİZİKO-KİMYASAL ÖZELLİKLERİ},
author = {Beyhan TAŞ and Ahmet Yavuz CANDAN and Özgen CAN and Sertan TOPKARA},
url = {http://www.akuademi.net/USG/USG2009/A/a11bbs.pdf},
year = {2009},
date = {2009-10-01},
booktitle = {ULUSAL SU GÜNLERİ 2009, 29 Eylül - 1 Ekim 2009, Elazığ},
abstract = {Ulugöl, Ordu ili Gölköy ilçesinde A sınıfı Ulugöl Mesire Alanı içinde bulunan küçük bir göldür. 1200 m rakımda, 39 dekar alana sahip, 5–20 m derinliği olan Ulugöl, heyelan kütlesinin oluşturduğu boşluk alanda oluşmuştur. Oluşum şekliyle Karadeniz Bölgesi’ndeki heyelan setti göllerinden farklıdır. Kayın ormanlarıyla çevrili olan gölün litoral bölgesi Carex, Equisetum, Juncus, Myriophyllum, Potamogeton, Typha gibi emers ve submers tip hidrofitlerce zengindir. Ulugöl’de balıklandırma çalışmaları yapılmıştır (Cyprinus carpio). 2008 yılında başlatılan proje kapsamında ise göle endemik bir tür olan Salmo trutta abanticus bırakılmış ve ortama uyum sağladığı görülmüştür. Bu çalışmada, Ulugöl’ün Eylül 2006-Ağustos 2007’de yüzey suyunun bazı fiziko-kimyasal parametreleri mevsimsel olarak incelenmiş, su kalitesi ve balık yetiştiriciliği yönünden değerlendirilmiştir. Sonuçlar kıta içi su kaynakları kalite kriterleri (SKKY) ve içme ve kullanma suları standartlarıyla (EC, WHO, EPA, TS 266) karşılaştırıldığında genel olarak I. kalitede olduğu tespit edilmiştir. Ötrofikasyon sınır değerleri aşılmamıştır. Soğuksu balık yetiştiriciliğine de uygundur. Tabiat Parkı olması yönünde çalışmalar sürdürülen Ulugöl ve çevresi rekreasyonel ve ekoturizm kapsamında değerlendirilebilir birçok özelliğe sahiptir. Anahtar sözcükler: Ulugöl, tatlısu, fiziko-kimyasal parametreler, su kalitesi, su standartları},
keywords = {},
pubstate = {published},
tppubtype = {conference}
}
Ulugöl, Ordu ili Gölköy ilçesinde A sınıfı Ulugöl Mesire Alanı içinde bulunan küçük bir göldür. 1200 m rakımda, 39 dekar alana sahip, 5–20 m derinliği olan Ulugöl, heyelan kütlesinin oluşturduğu boşluk alanda oluşmuştur. Oluşum şekliyle Karadeniz Bölgesi’ndeki heyelan setti göllerinden farklıdır. Kayın ormanlarıyla çevrili olan gölün litoral bölgesi Carex, Equisetum, Juncus, Myriophyllum, Potamogeton, Typha gibi emers ve submers tip hidrofitlerce zengindir. Ulugöl’de balıklandırma çalışmaları yapılmıştır (Cyprinus carpio). 2008 yılında başlatılan proje kapsamında ise göle endemik bir tür olan Salmo trutta abanticus bırakılmış ve ortama uyum sağladığı görülmüştür. Bu çalışmada, Ulugöl’ün Eylül 2006-Ağustos 2007’de yüzey suyunun bazı fiziko-kimyasal parametreleri mevsimsel olarak incelenmiş, su kalitesi ve balık yetiştiriciliği yönünden değerlendirilmiştir. Sonuçlar kıta içi su kaynakları kalite kriterleri (SKKY) ve içme ve kullanma suları standartlarıyla (EC, WHO, EPA, TS 266) karşılaştırıldığında genel olarak I. kalitede olduğu tespit edilmiştir. Ötrofikasyon sınır değerleri aşılmamıştır. Soğuksu balık yetiştiriciliğine de uygundur. Tabiat Parkı olması yönünde çalışmalar sürdürülen Ulugöl ve çevresi rekreasyonel ve ekoturizm kapsamında değerlendirilebilir birçok özelliğe sahiptir. Anahtar sözcükler: Ulugöl, tatlısu, fiziko-kimyasal parametreler, su kalitesi, su standartları
ÜNVER, Bülent; KILINÇ, Sabri; ERK’AKAN, Füsun; YILDIRIM, Mahir; KEKİLLİ, Sultan; TİDİN, Handan
ULUSAL SU GÜNLERİ 2009, 29 Eylül - 1 Ekim 2009, Elazığ, 2009.
@conference{ÜNVER2009,
title = {TÖDÜRGE GÖLÜ’NDEKİ TATLI SU KEFALİ (SQUALIUS CEPHALUS L.,1758)’NİN BESİN KOMPOZİSYONU VE BESLENME ALIŞKANLIKLARI},
author = {Bülent ÜNVER and Sabri KILINÇ and Füsun ERK’AKAN and Mahir YILDIRIM and Sultan KEKİLLİ and Handan TİDİN},
url = {http://www.akuademi.net/USG/USG2009/A/a12ibb.pdf},
year = {2009},
date = {2009-10-01},
booktitle = {ULUSAL SU GÜNLERİ 2009, 29 Eylül - 1 Ekim 2009, Elazığ},
abstract = {Tödürge Gölü (Sivas/Türkiye)’ndeki S. cephalus populasyonunun besin çeşitliliğini ve beslenme alışkanlıklarını belirlemek amacıyla, Nisan 1998-Kasım 1999 tarihleri arasında yakalanan toplam 241 adet örneğin sindirim kanalı içeriği hem kalitatif hem de kantitatif olarak analiz edilmiştir. Populasyonu oluşturan bireyler I-VI yaş gruplarına dahildir. Tatlı su kefalinin besin kompozisyonu ve beslenme aktivitesi yoğunluğunda mevsimsel değişimler gözlenmiştir. Sindirim kanalı içeriğinin en yüksek hacmi (13.0 cm3) Mayıs ayında belirlenmiştir. Tödürge Gölü’ndeki tatlı su kefalinin tükettiği besinlerin geniş bir aralığa sahip olduğu bulunmuştur. 241 örneğin besin organizmalarının sindirim kanalında bulunma sıklıkları (%) büyükten küçüğe doğru sırasıyla; 56.84 (fitoplanktonlar), 43.98 (zooplanktonlar), 12.03 (nematodlar), 10.78 (böcekler), 5.80 (balıklar), 4.14 (makrofitler) ile bitkisel ve hayvansal detritus şeklindedir. I yaş grubundaki örnekler planktonik organizmaları (fitoplankton-yoğun, zooplankton-nadir) tercih ederken, IV, V ve VI yaş gruplarına dahil olan daha yaşlı bireyler çoğunlukla hayvansal organizmaları ve makrofitleri besin olarak tercih etmişlerdir. Anahtar sözcükler: Tatlı su kefali, besin kompozisyonu, beslenme alışkanlıkları, Tödürge Gölü.},
keywords = {},
pubstate = {published},
tppubtype = {conference}
}
Tödürge Gölü (Sivas/Türkiye)’ndeki S. cephalus populasyonunun besin çeşitliliğini ve beslenme alışkanlıklarını belirlemek amacıyla, Nisan 1998-Kasım 1999 tarihleri arasında yakalanan toplam 241 adet örneğin sindirim kanalı içeriği hem kalitatif hem de kantitatif olarak analiz edilmiştir. Populasyonu oluşturan bireyler I-VI yaş gruplarına dahildir. Tatlı su kefalinin besin kompozisyonu ve beslenme aktivitesi yoğunluğunda mevsimsel değişimler gözlenmiştir. Sindirim kanalı içeriğinin en yüksek hacmi (13.0 cm3) Mayıs ayında belirlenmiştir. Tödürge Gölü’ndeki tatlı su kefalinin tükettiği besinlerin geniş bir aralığa sahip olduğu bulunmuştur. 241 örneğin besin organizmalarının sindirim kanalında bulunma sıklıkları (%) büyükten küçüğe doğru sırasıyla; 56.84 (fitoplanktonlar), 43.98 (zooplanktonlar), 12.03 (nematodlar), 10.78 (böcekler), 5.80 (balıklar), 4.14 (makrofitler) ile bitkisel ve hayvansal detritus şeklindedir. I yaş grubundaki örnekler planktonik organizmaları (fitoplankton-yoğun, zooplankton-nadir) tercih ederken, IV, V ve VI yaş gruplarına dahil olan daha yaşlı bireyler çoğunlukla hayvansal organizmaları ve makrofitleri besin olarak tercih etmişlerdir. Anahtar sözcükler: Tatlı su kefali, besin kompozisyonu, beslenme alışkanlıkları, Tödürge Gölü.
BAKİ, Birol; KALMA, Mustafa
ULUSAL SU GÜNLERİ 2009, 29 Eylül - 1 Ekim 2009, Elazığ, 2009.
@conference{BAKİ2009,
title = {ORTA KARADENİZ BÖLGESİ’NDE (SİNOP) LEVREĞİN (DICENTRARCHUS LABRAX L., 1758) YILLIK BÜYÜME DEĞERLERİNİN İNCELENMESİ ÜZERİNE BİR ARAŞTIRMA},
author = {Birol BAKİ and Mustafa KALMA},
url = {http://www.akuademi.net/USG/USG2009/A/a14dbu.pdf},
year = {2009},
date = {2009-10-01},
booktitle = {ULUSAL SU GÜNLERİ 2009, 29 Eylül - 1 Ekim 2009, Elazığ},
abstract = {Orta Karadeniz Bölgesinde, ağ kafeslerde yürütülen çalışmada, levrek balığının (Dicentrarchus labrax L.,1758) yıllık büyüme değerleri incelenmiştir.Başlangıç canlı ağırlıkları ortalama 67.66±1.55 g olan balıklara çalışma süresince su sıcaklığına bağlı olarak yem fabrikasının belirttiği tablo değerlerine göre yemleme yapılmıştır. Bir yıl süren araştırma sonunda, ortalama canlı ağırlıklar 293.57±12.35 g olarak gerçekleşirken, spesifik büyüme oranı 0.41±0.01, yem değerlendirme oranı 3.41±0.01 olarak tespit edilmiştir. Çalışmada, deniz suyu sıcaklığının 13oC’nin altında olduğu aylarda yem alımının azaldığı ve büyümenin durduğu belirlenmiştir. Bölgenin deniz suyu sıcaklıkları göz önüne alındığında, levrek balığı yetiştiriciliği için optimum büyüme değerlerinin Mayıs ile Ekim ayları arasında olduğu söylenebilir. Anahtar sözcükler: Levrek (Dicentrarchus labrax), Karadeniz, Büyüme Oranı, Yem Değerlendirme Oranı},
keywords = {},
pubstate = {published},
tppubtype = {conference}
}
Orta Karadeniz Bölgesinde, ağ kafeslerde yürütülen çalışmada, levrek balığının (Dicentrarchus labrax L.,1758) yıllık büyüme değerleri incelenmiştir.Başlangıç canlı ağırlıkları ortalama 67.66±1.55 g olan balıklara çalışma süresince su sıcaklığına bağlı olarak yem fabrikasının belirttiği tablo değerlerine göre yemleme yapılmıştır. Bir yıl süren araştırma sonunda, ortalama canlı ağırlıklar 293.57±12.35 g olarak gerçekleşirken, spesifik büyüme oranı 0.41±0.01, yem değerlendirme oranı 3.41±0.01 olarak tespit edilmiştir. Çalışmada, deniz suyu sıcaklığının 13oC’nin altında olduğu aylarda yem alımının azaldığı ve büyümenin durduğu belirlenmiştir. Bölgenin deniz suyu sıcaklıkları göz önüne alındığında, levrek balığı yetiştiriciliği için optimum büyüme değerlerinin Mayıs ile Ekim ayları arasında olduğu söylenebilir. Anahtar sözcükler: Levrek (Dicentrarchus labrax), Karadeniz, Büyüme Oranı, Yem Değerlendirme Oranı
ÖZEREN, Cevher S
İZNİK GÖLÜ’NDE YAŞAYAN SAZAN BALIĞI (CYPRINUS CARPIO L., 1758)’NIN BESLENME BİYOLOJİSİ Conference
ULUSAL SU GÜNLERİ 2009, 29 Eylül - 1 Ekim 2009, Elazığ, 2009.
@conference{ÖZEREN2009,
title = {İZNİK GÖLÜ’NDE YAŞAYAN SAZAN BALIĞI (CYPRINUS CARPIO L., 1758)’NIN BESLENME BİYOLOJİSİ},
author = {Cevher S ÖZEREN},
url = {http://www.akuademi.net/USG/USG2009/A/a16abb.pdf},
year = {2009},
date = {2009-10-01},
booktitle = {ULUSAL SU GÜNLERİ 2009, 29 Eylül - 1 Ekim 2009, Elazığ},
abstract = {İznik Gölü’nde Mayıs 1999-Temmuz 2003 tarihlerinde yakalanan 385 sazan balığı (C. carpio)’dan 100 bireyin sindirim kanalı içeriği incelenmiştir. İncelenen bireylerin % 70,7 fitoplanktonik ve % 28,3 zooplanktonik organizmalarla beslendiği saptanmıştır. Sazanın besin tercihini genel olarak fitoplanktonik organizmalardan Bacillariophceae (% 29,3) ve zooplanktonik organizmalardan ise Cladocera (%26,8) grubu oluşturmaktadır. Omnivor beslenme özelliği gösteren sazanın yaşa bağlı besin tercihlerini incelediğinde, I yaş grubunda genellikle Bacilariophyceae’den Fragillaria ve Cyclotella, Cladocera’dan da Daphnia cinsiyle, V, VI ve VII yaş gruplarında ise sadece fitoplanktonlar ve sucul makrofitlerle beslendiği saptanmıştır. Anahtar sözcükler: Cyprinus carpio, beslenme, İznik Gölü},
keywords = {},
pubstate = {published},
tppubtype = {conference}
}
İznik Gölü’nde Mayıs 1999-Temmuz 2003 tarihlerinde yakalanan 385 sazan balığı (C. carpio)’dan 100 bireyin sindirim kanalı içeriği incelenmiştir. İncelenen bireylerin % 70,7 fitoplanktonik ve % 28,3 zooplanktonik organizmalarla beslendiği saptanmıştır. Sazanın besin tercihini genel olarak fitoplanktonik organizmalardan Bacillariophceae (% 29,3) ve zooplanktonik organizmalardan ise Cladocera (%26,8) grubu oluşturmaktadır. Omnivor beslenme özelliği gösteren sazanın yaşa bağlı besin tercihlerini incelediğinde, I yaş grubunda genellikle Bacilariophyceae’den Fragillaria ve Cyclotella, Cladocera’dan da Daphnia cinsiyle, V, VI ve VII yaş gruplarında ise sadece fitoplanktonlar ve sucul makrofitlerle beslendiği saptanmıştır. Anahtar sözcükler: Cyprinus carpio, beslenme, İznik Gölü
BOSTANCI, Derya; İLHAN, Dilek UÇKUN; AKALIN, Sencer
KÜÇÜK PİSİ BALIĞI, ARNOGLOSSUS LATERNA (WALBAUM, 1792)’NIN OTOLİT ÖZELLİKLERİ Conference
ULUSAL SU GÜNLERİ 2009, 29 Eylül - 1 Ekim 2009, Elazığ, 2009.
@conference{BOSTANCI2009,
title = {KÜÇÜK PİSİ BALIĞI, ARNOGLOSSUS LATERNA (WALBAUM, 1792)’NIN OTOLİT ÖZELLİKLERİ},
author = {Derya BOSTANCI and Dilek UÇKUN İLHAN and Sencer AKALIN},
url = {http://www.akuademi.net/USG/USG2009/A/a17yba.pdf},
year = {2009},
date = {2009-10-01},
booktitle = {ULUSAL SU GÜNLERİ 2009, 29 Eylül - 1 Ekim 2009, Elazığ},
abstract = {Bu çalışmada İzmir Körfezi’nden Ocak 2005 Mayıs 2006 tarihleri arasında aylık olarak yakalanan küçük pisi balığının otolit morfolojisi ve otolit biyometrisinin belirlenmesi amaçlanmıştır. Toplam 351 örneğe ait kör ve gözlü bölge otolitlerinin ağırlıkları (OA) otolit boyları (OB) ve otolit genişlikleri (OG) ayrı ayrı ölçülmüştür. Kör ve gözlü bölge ortalama otolit ağırlıkları sırasıyla 0,0026-0,0027 g; otolit boyları 2,89-2,94 mm; otolit genişlikleri 1,95-1,97 mm olarak belirlenmiştir. Gözlü bölge otolitleri kör bölge otolitlerinden ağırlık, boy ve genişlik bakımından daha büyüktür. Aynı balığa ait olmasına rağmen, balığın morfolojisinde kör ve gözlü bölge otoliti oluşuna bağlı olarak otolit ağırlıkları (P<0.05), otolit boyları (P<0.05) ve genişlikleri (P<0.05) arasındaki fark istatistiksel açıdan önemli bulunmuştur. Otolit biyometrisi ile total boy arasındaki ilişkiler belirlenmiştir. Anahtar sözcükler: Küçük Pisi Balığı, Arnoglossus laterna, kör ve gözlü bölge otoliti},
keywords = {},
pubstate = {published},
tppubtype = {conference}
}
Bu çalışmada İzmir Körfezi’nden Ocak 2005 Mayıs 2006 tarihleri arasında aylık olarak yakalanan küçük pisi balığının otolit morfolojisi ve otolit biyometrisinin belirlenmesi amaçlanmıştır. Toplam 351 örneğe ait kör ve gözlü bölge otolitlerinin ağırlıkları (OA) otolit boyları (OB) ve otolit genişlikleri (OG) ayrı ayrı ölçülmüştür. Kör ve gözlü bölge ortalama otolit ağırlıkları sırasıyla 0,0026-0,0027 g; otolit boyları 2,89-2,94 mm; otolit genişlikleri 1,95-1,97 mm olarak belirlenmiştir. Gözlü bölge otolitleri kör bölge otolitlerinden ağırlık, boy ve genişlik bakımından daha büyüktür. Aynı balığa ait olmasına rağmen, balığın morfolojisinde kör ve gözlü bölge otoliti oluşuna bağlı olarak otolit ağırlıkları (P<0.05), otolit boyları (P<0.05) ve genişlikleri (P<0.05) arasındaki fark istatistiksel açıdan önemli bulunmuştur. Otolit biyometrisi ile total boy arasındaki ilişkiler belirlenmiştir. Anahtar sözcükler: Küçük Pisi Balığı, Arnoglossus laterna, kör ve gözlü bölge otoliti
BOSTANCI, Derya; POLAT, Nazmi; ÖZTAŞ, Meryem; DUYAN, Gürsoy
LESEPSİYAN BİR TÜR, LOKUM BALIĞI SAURIDA UNDOSQUAMIS (RICDHARSON, 1848)’İN OTOLİT BİYOMETRİSİ Conference
ULUSAL SU GÜNLERİ 2009, 29 Eylül - 1 Ekim 2009, Elazığ, 2009.
@conference{BOSTANCI2009b,
title = {LESEPSİYAN BİR TÜR, LOKUM BALIĞI SAURIDA UNDOSQUAMIS (RICDHARSON, 1848)’İN OTOLİT BİYOMETRİSİ},
author = {Derya BOSTANCI and Nazmi POLAT and Meryem ÖZTAŞ and Gürsoy DUYAN},
url = {http://www.akuademi.net/USG/USG2009/A/a20sii.pdf},
year = {2009},
date = {2009-10-01},
booktitle = {ULUSAL SU GÜNLERİ 2009, 29 Eylül - 1 Ekim 2009, Elazığ},
abstract = {Bu çalışmada İskenderun Körfezi’nden yakalanan lesepsiyen bir tür olan lokum balığının otolit morfolojisi ve otolit biyometrisinin belirlenmesi amaçlanmıştır. Toplam 131 örneğe ait sağ ve sol bölge otolitlerinin ağırlıkları (OA) otolit boyları (OB) ve otolit genişlikleri (OG) ayrı ayrı ölçülmüştür. Sağ ve sol bölge ortalama otolit ağırlıkları sırasıyla 0,0191-0,0193 g; otolit boyları 7,74-7,73mm; otolit genişlikleri 2,55-2,57 mm olarak belirlenmiştir. Sol bölge otolitleri sağ bölge otolitlerinden ağırlık, genişlik ve boy bakımından daha büyüktür. Aynı balığa ait olmasına rağmen, balığın morfolojisinde sağ ve sol bölge otoliti oluşuna bağlı olarak otolit ağırlıkları (P<0,05) ve genişlikleri (P<0,05) arasındaki fark istatistiksel açıdan önemliyken otolit boyları arasındaki fark önemsiz bulunmuştur. Otolit biyometrisi ile total boy arasındaki ilişkiler belirlenmiştir. Anahtar sözcükler: Saurida undosquamis, otolit biyometrisi},
keywords = {},
pubstate = {published},
tppubtype = {conference}
}
Bu çalışmada İskenderun Körfezi’nden yakalanan lesepsiyen bir tür olan lokum balığının otolit morfolojisi ve otolit biyometrisinin belirlenmesi amaçlanmıştır. Toplam 131 örneğe ait sağ ve sol bölge otolitlerinin ağırlıkları (OA) otolit boyları (OB) ve otolit genişlikleri (OG) ayrı ayrı ölçülmüştür. Sağ ve sol bölge ortalama otolit ağırlıkları sırasıyla 0,0191-0,0193 g; otolit boyları 7,74-7,73mm; otolit genişlikleri 2,55-2,57 mm olarak belirlenmiştir. Sol bölge otolitleri sağ bölge otolitlerinden ağırlık, genişlik ve boy bakımından daha büyüktür. Aynı balığa ait olmasına rağmen, balığın morfolojisinde sağ ve sol bölge otoliti oluşuna bağlı olarak otolit ağırlıkları (P<0,05) ve genişlikleri (P<0,05) arasındaki fark istatistiksel açıdan önemliyken otolit boyları arasındaki fark önemsiz bulunmuştur. Otolit biyometrisi ile total boy arasındaki ilişkiler belirlenmiştir. Anahtar sözcükler: Saurida undosquamis, otolit biyometrisi
KURTOĞLU, Ahmet Gökmen; ERDEM, Ünal; ATASOY, Efsun Görkem; DUYSAK, Önder
ULUSAL SU GÜNLERİ 2009, 29 Eylül - 1 Ekim 2009, Elazığ, 2009.
@conference{KURTOĞLU2009,
title = {KUZEY MARMARA DENİZİ’NDEKİ KARAGÖZ İSTAVRİT (TRACHURUS TRACHURUS LINNAEUS, 1758)’İN BAZI BİYOLOJİK ÖZELLİKLERİ},
author = {Ahmet Gökmen KURTOĞLU and Ünal ERDEM and Efsun Görkem ATASOY and Önder DUYSAK},
url = {http://www.akuademi.net/USG/USG2009/A/a21bib.pdf},
year = {2009},
date = {2009-10-01},
booktitle = {ULUSAL SU GÜNLERİ 2009, 29 Eylül - 1 Ekim 2009, Elazığ},
abstract = {Bu araştırmada, Marmara Denizi’nin kuzeyinden Kasım, Aralık 2007 aylarında elde edilen 256 adet Karagöz İstavrit (Trachurus trachurus L., 1758) balığının yaş, boy ve ağırlık dağılımları ile yaş –boy, yaş-ağırlık, boy-ağırlık ilişkileri, kondisyonu ve ölüm oranları incelenmiştir. Populasyondaki bireylerin boylarının 10.40 ile 17.80 cm arasında dağılım gösterdiği, 12-14 cm boy grubunun en yüksek oranda (%55.08) bulunduğu anlaşılmıştır. Ağırlık dağılımlarının da 08.94 ile 58.69 g arasında olduğu, 15-25 g ağırlık grubunun bulunurluk oranının %48.43 değerinde olduğu belirlenmiştir. İncelenen bireylerin 0 ile 5 yaş arasında dağılım gösterdiği, 1. yaş grubunun daha baskın olduğu bulunmuştur. Ortalama kondisyon değeri Fulton katsayısına göre 0.873 olarak hesaplanmış olup diğer denizlerimizdeki populasyonlarla uyumlu olduğu görülmüştür. Toplam ölüm oranının %64.6 değeriyle yüksek olduğu ve konuyla ilgili önlemler alınması gerektiği sonucuna varılmıştır. Anahtar sözcükler: Karagöz İstavrit, Kondisyon, Ölüm Oranı},
keywords = {},
pubstate = {published},
tppubtype = {conference}
}
Bu araştırmada, Marmara Denizi’nin kuzeyinden Kasım, Aralık 2007 aylarında elde edilen 256 adet Karagöz İstavrit (Trachurus trachurus L., 1758) balığının yaş, boy ve ağırlık dağılımları ile yaş –boy, yaş-ağırlık, boy-ağırlık ilişkileri, kondisyonu ve ölüm oranları incelenmiştir. Populasyondaki bireylerin boylarının 10.40 ile 17.80 cm arasında dağılım gösterdiği, 12-14 cm boy grubunun en yüksek oranda (%55.08) bulunduğu anlaşılmıştır. Ağırlık dağılımlarının da 08.94 ile 58.69 g arasında olduğu, 15-25 g ağırlık grubunun bulunurluk oranının %48.43 değerinde olduğu belirlenmiştir. İncelenen bireylerin 0 ile 5 yaş arasında dağılım gösterdiği, 1. yaş grubunun daha baskın olduğu bulunmuştur. Ortalama kondisyon değeri Fulton katsayısına göre 0.873 olarak hesaplanmış olup diğer denizlerimizdeki populasyonlarla uyumlu olduğu görülmüştür. Toplam ölüm oranının %64.6 değeriyle yüksek olduğu ve konuyla ilgili önlemler alınması gerektiği sonucuna varılmıştır. Anahtar sözcükler: Karagöz İstavrit, Kondisyon, Ölüm Oranı
KARAYAKAR, Fahri; CİCİK, Bedii; ERDEM, Cahit; AY, Özcan; KARATAŞ, Sahire; ÇİFTÇİ, Nuray
ULUSAL SU GÜNLERİ 2009, 29 Eylül - 1 Ekim 2009, Elazığ, 2009.
@conference{KARAYAKAR2009,
title = {MERSİN KÖRFEZİNDE AVLANAN VE KARADUVAR BALIKÇI BARINAĞINDAN TÜKETİME SUNULAN ÇEŞİTLİ BALIK TÜRLERİNDEKİ AĞIR METAL DÜZEYLERİ},
author = {Fahri KARAYAKAR and Bedii CİCİK and Cahit ERDEM and Özcan AY and Sahire KARATAŞ and Nuray ÇİFTÇİ},
url = {http://www.akuademi.net/USG/USG2009/A/a23uib.pdf},
year = {2009},
date = {2009-10-01},
booktitle = {ULUSAL SU GÜNLERİ 2009, 29 Eylül - 1 Ekim 2009, Elazığ},
abstract = {Bu araştırmada Mersin körfezinde avlanan ve ekonomik öneme sahip pelajik, bentopelajik ve bentik balıklardaki karaciğer, solungaç, kas dokularındaki kadmiyum, bakır, çinko, kurşun ve krom düzeylerinin belirlenmesi amaçlanmıştır. Araştırmada materyal olarak pelajik balıklardan Sardinella aurita (Clupeidae), Liza ramado (Mugilidae), bentopelajik türden Diplodus annularis (Sparidae), bentik balıklardan ise Solea lutea (Soleidae) ve Umbrino cirrosa (Sciaenidae) kullanılmıştır. Doku ve organlardaki ağır metal düzeyleri Atomik Absorbsiyon Spektrofotometrik yöntemlerle saptanmıştır. Örneklenen balıklarda incelenen metal düzeyleri dokulara bağlı olarak değişim göstermiştir. Pb ve Cr düzeyleri Atomik Absorbsiyon Spektrofotometresinin duyarlılık düzeyinin altında olduğundan dokular arasında bir karşılaştırma yapılamamıştır. İncelenen metaller, S. aurita dışında belirlenen türlerde en yüksek karaciğerde, en az kas dokusunda belirlenmiştir. Kadmiyum, bakır ve çinko düzeylerinin, incelenen türlerin yaşam alanlarına bağlı olarak değişim gösterdiği, pelajik türlerde bentik türlere oranla daha yüksek olduğu saptanmıştır. Anahtar sözcükler: Ağır Metal, Birikim, Mersin Körfezi, Pelajik ve Bentik Balık},
keywords = {},
pubstate = {published},
tppubtype = {conference}
}
Bu araştırmada Mersin körfezinde avlanan ve ekonomik öneme sahip pelajik, bentopelajik ve bentik balıklardaki karaciğer, solungaç, kas dokularındaki kadmiyum, bakır, çinko, kurşun ve krom düzeylerinin belirlenmesi amaçlanmıştır. Araştırmada materyal olarak pelajik balıklardan Sardinella aurita (Clupeidae), Liza ramado (Mugilidae), bentopelajik türden Diplodus annularis (Sparidae), bentik balıklardan ise Solea lutea (Soleidae) ve Umbrino cirrosa (Sciaenidae) kullanılmıştır. Doku ve organlardaki ağır metal düzeyleri Atomik Absorbsiyon Spektrofotometrik yöntemlerle saptanmıştır. Örneklenen balıklarda incelenen metal düzeyleri dokulara bağlı olarak değişim göstermiştir. Pb ve Cr düzeyleri Atomik Absorbsiyon Spektrofotometresinin duyarlılık düzeyinin altında olduğundan dokular arasında bir karşılaştırma yapılamamıştır. İncelenen metaller, S. aurita dışında belirlenen türlerde en yüksek karaciğerde, en az kas dokusunda belirlenmiştir. Kadmiyum, bakır ve çinko düzeylerinin, incelenen türlerin yaşam alanlarına bağlı olarak değişim gösterdiği, pelajik türlerde bentik türlere oranla daha yüksek olduğu saptanmıştır. Anahtar sözcükler: Ağır Metal, Birikim, Mersin Körfezi, Pelajik ve Bentik Balık
AKBULUT, Aydın; HOŞ, Ali Celal; ÜNLÜ, Erhan
MUNZUR ÇAYI BALIK FAUNASI VE HES PROJELERİ İLE OLUŞABİLECEK POTANSİYEL ETKİLER Conference
ULUSAL SU GÜNLERİ 2009, 29 Eylül - 1 Ekim 2009, Elazığ, 2009.
@conference{AKBULUT2009,
title = {MUNZUR ÇAYI BALIK FAUNASI VE HES PROJELERİ İLE OLUŞABİLECEK POTANSİYEL ETKİLER},
author = {Aydın AKBULUT and Ali Celal HOŞ and Erhan ÜNLÜ},
url = {http://www.akuademi.net/USG/USG2009/A/a25biu.pdf},
year = {2009},
date = {2009-10-01},
booktitle = {ULUSAL SU GÜNLERİ 2009, 29 Eylül - 1 Ekim 2009, Elazığ},
abstract = {Bu araştırmada, Fırat su sisteminin en önemli kollarından olan Munzur Çayı’nın literatürde verilen balık türleriyle son yıllarda yapılan arazi çalışmalarından belirlenen balık türleri karşılaştırılarak, türlerin şimdiki durumları, HES projeleri ile ortam değişimlerinin ve yabancı türlerin balık faunasına olan etkileri saptanmaya çalışılmıştır. Ayrıca Munzur Çayı’nın bulanıklık, pH, sıcaklık, çözünmüş oksijen, tuzluluk, elektriksel iletkenlik gibi temel su kalite özellikleri de izlenmiştir. Munzur Çayı ve kollarında 16 doğal ve 2 ekzotik (Cyprinus carpio ve Oncorhynchus mykiss) olmak üzere toplam 18 tür saptanmıştır. Doğal türlerden Salmo trutta macrostigma sistemin en önemli türü olup, uygun yumurtlama alanları ve habitatları ortaya konulmuştur. Baraj setlerinin balık hareketliliğini engellemesi, nehirde Sazan gibi ekzotik türlerin varlığı, civardaki yerleşim ve tarımsal faaliyetler Salmo trutta macrostigma gibi balık türlerinin önemli ölçüde azalmasına neden olmuştur. Bu türün geçmişteki yaygın olarak bulunduğu birçok habitata, son yıllarda hiçbir şekilde rastlanılmamaktadır. Tasarlanan baraj yapımı ile birlikte oluşabilecek etkiler ve alınması gereken önlemler hakkında bilgi verilerek tartışılmıştır. Anahtar sözcükler: Munzur Çayı, Balık faunası, HES, Salmo trutta macrostigma},
keywords = {},
pubstate = {published},
tppubtype = {conference}
}
Bu araştırmada, Fırat su sisteminin en önemli kollarından olan Munzur Çayı’nın literatürde verilen balık türleriyle son yıllarda yapılan arazi çalışmalarından belirlenen balık türleri karşılaştırılarak, türlerin şimdiki durumları, HES projeleri ile ortam değişimlerinin ve yabancı türlerin balık faunasına olan etkileri saptanmaya çalışılmıştır. Ayrıca Munzur Çayı’nın bulanıklık, pH, sıcaklık, çözünmüş oksijen, tuzluluk, elektriksel iletkenlik gibi temel su kalite özellikleri de izlenmiştir. Munzur Çayı ve kollarında 16 doğal ve 2 ekzotik (Cyprinus carpio ve Oncorhynchus mykiss) olmak üzere toplam 18 tür saptanmıştır. Doğal türlerden Salmo trutta macrostigma sistemin en önemli türü olup, uygun yumurtlama alanları ve habitatları ortaya konulmuştur. Baraj setlerinin balık hareketliliğini engellemesi, nehirde Sazan gibi ekzotik türlerin varlığı, civardaki yerleşim ve tarımsal faaliyetler Salmo trutta macrostigma gibi balık türlerinin önemli ölçüde azalmasına neden olmuştur. Bu türün geçmişteki yaygın olarak bulunduğu birçok habitata, son yıllarda hiçbir şekilde rastlanılmamaktadır. Tasarlanan baraj yapımı ile birlikte oluşabilecek etkiler ve alınması gereken önlemler hakkında bilgi verilerek tartışılmıştır. Anahtar sözcükler: Munzur Çayı, Balık faunası, HES, Salmo trutta macrostigma
BALCIOĞLU, Esra Billur
SAKARYA NEHRİ FOSFOR, AZOT, KLOROFİL-A KONSANTRASYONLARININ MEVSİMSEL DEĞİŞİMİ Conference
ULUSAL SU GÜNLERİ 2009, 29 Eylül - 1 Ekim 2009, Elazığ, 2009.
@conference{BALCIOĞLU2009,
title = {SAKARYA NEHRİ FOSFOR, AZOT, KLOROFİL-A KONSANTRASYONLARININ MEVSİMSEL DEĞİŞİMİ},
author = {Esra Billur BALCIOĞLU},
url = {http://www.akuademi.net/USG/USG2009/A/a27yib.pdf},
year = {2009},
date = {2009-10-01},
booktitle = {ULUSAL SU GÜNLERİ 2009, 29 Eylül - 1 Ekim 2009, Elazığ},
abstract = {Bu çalışma Sakarya Nehrinde fosfor, azot ve klorofil-a konsantrasyonlarının ve bazı su kalitesi parametrelerinin mevsimsel değişimini belirlemek amacıyla yapıldı. Su örnekleri 2008 yılının Şubat, Nisan, Temmuz, Kasım aylarında ve 2009 yılının Ocak ayında 5 farklı istasyondan yüzey ve dip olmak üzere alındı. En yüksek ortalama toplam fosfor (TF) ve toplam ortafosfat (OF) değerleri Temmuz’08 (15.31mg/m3) ve Şubat’08 (22.99mg/m3) aylarında tespit edildi. Klorofil-a konsantrasyon değerleri araştırma periyodu boyunca 1,01mg/m3(Nisan’08) ve 33.20mg/m3(Ocak’09) arasında değiştiği belirlendi. En düşük ortalama nitrit-azotu (NO2-N) değeri Şubat’08 (0.059 mg/m3) ayında bulunurken, en yüksek ortalama değer ise Kasım’08 (19 mg/m3) ayında saptandı. En düşük ve en yüksek nitrat-azotu (NO3-N) ortalama değerleri sırasıyla Şubat’08 (0.037 mg/m3) ve Nisan’08 (58.21mg/m3) ayında bulundu. Araştırma süresince, belirlenen istasyonlarda pH (8,09-8,51) değerleri I. sınıf su kalite parametrelerine ilişkin sınır değerler içerisinde olmasına karşın, bazı aylarda nitrat azotu(NO3-N) değerleri bu sınıfa ilişkin değerlerden farklı olarak IV. Sınıf su kalite parametrelerine uygun bulundu. Anahtar Sözcükler: fosfor, azot, klorofil-a, Sakarya Nehri, mevsimsel değişim, su kalitesi},
keywords = {},
pubstate = {published},
tppubtype = {conference}
}
Bu çalışma Sakarya Nehrinde fosfor, azot ve klorofil-a konsantrasyonlarının ve bazı su kalitesi parametrelerinin mevsimsel değişimini belirlemek amacıyla yapıldı. Su örnekleri 2008 yılının Şubat, Nisan, Temmuz, Kasım aylarında ve 2009 yılının Ocak ayında 5 farklı istasyondan yüzey ve dip olmak üzere alındı. En yüksek ortalama toplam fosfor (TF) ve toplam ortafosfat (OF) değerleri Temmuz’08 (15.31mg/m3) ve Şubat’08 (22.99mg/m3) aylarında tespit edildi. Klorofil-a konsantrasyon değerleri araştırma periyodu boyunca 1,01mg/m3(Nisan’08) ve 33.20mg/m3(Ocak’09) arasında değiştiği belirlendi. En düşük ortalama nitrit-azotu (NO2-N) değeri Şubat’08 (0.059 mg/m3) ayında bulunurken, en yüksek ortalama değer ise Kasım’08 (19 mg/m3) ayında saptandı. En düşük ve en yüksek nitrat-azotu (NO3-N) ortalama değerleri sırasıyla Şubat’08 (0.037 mg/m3) ve Nisan’08 (58.21mg/m3) ayında bulundu. Araştırma süresince, belirlenen istasyonlarda pH (8,09-8,51) değerleri I. sınıf su kalite parametrelerine ilişkin sınır değerler içerisinde olmasına karşın, bazı aylarda nitrat azotu(NO3-N) değerleri bu sınıfa ilişkin değerlerden farklı olarak IV. Sınıf su kalite parametrelerine uygun bulundu. Anahtar Sözcükler: fosfor, azot, klorofil-a, Sakarya Nehri, mevsimsel değişim, su kalitesi
SEZEN, Göksal; DUMAN, Fatih; OBALI, Olcay; KAYA, Murat
SARIMSAKLI BARAJ GÖLÜ (KAYSERİ) FİTOPLANKTONU VE MEVSİMSEL DEĞİŞİMİ Conference
ULUSAL SU GÜNLERİ 2009, 29 Eylül - 1 Ekim 2009, Elazığ, 2009.
@conference{SEZEN2009,
title = {SARIMSAKLI BARAJ GÖLÜ (KAYSERİ) FİTOPLANKTONU VE MEVSİMSEL DEĞİŞİMİ},
author = {Göksal SEZEN and Fatih DUMAN and Olcay OBALI and Murat KAYA},
url = {http://www.akuademi.net/USG/USG2009/A/a28sia.pdf},
year = {2009},
date = {2009-10-01},
booktitle = {ULUSAL SU GÜNLERİ 2009, 29 Eylül - 1 Ekim 2009, Elazığ},
abstract = {Sarımsaklı Baraj Gölü fitoplanktonu, mevsimsel değişimi ve bu değişime etki eden fiziksel ve kimyasal faktörler Nisan 2005–Eylül 2006 tarihleri arasında incelenmiştir. Sarımsaklı Baraj Gölü’nde araştırma süresi boyunca belirlenen beş istasyondan yapılan örnekleme sonucu 58’i Chlorophyta, 44’ü Bacillariophyta, 13’ü Cyanophyta, 5’i Euglenophyta, 3’ü Dinophyta, 1’i Chrysophyta, 1’i Cryptophyta ve 1’i Xantophyta divizyolarına ait toplam 126 takson tespit edilmiştir. Sarımsaklı Baraj Gölü’nde, toplam fitoplankton yoğunluğunun % 55,5’ini Chlorophyta, % 28,5’ini Bacillariophyta, %15’ini Cyanophyta, % 1’ini Euglenophyta, Chrysophyta, Dinophyta, Xantophyta, Cryptophyta ve Chrysophyta oluşturmuştur. Anahtar sözcükler: Sarımsaklı Baraj Gölü, Kayseri, Türkiye, fitoplankton, su kalitesi,, çeşitlilik indeksleri,},
keywords = {},
pubstate = {published},
tppubtype = {conference}
}
Sarımsaklı Baraj Gölü fitoplanktonu, mevsimsel değişimi ve bu değişime etki eden fiziksel ve kimyasal faktörler Nisan 2005–Eylül 2006 tarihleri arasında incelenmiştir. Sarımsaklı Baraj Gölü’nde araştırma süresi boyunca belirlenen beş istasyondan yapılan örnekleme sonucu 58’i Chlorophyta, 44’ü Bacillariophyta, 13’ü Cyanophyta, 5’i Euglenophyta, 3’ü Dinophyta, 1’i Chrysophyta, 1’i Cryptophyta ve 1’i Xantophyta divizyolarına ait toplam 126 takson tespit edilmiştir. Sarımsaklı Baraj Gölü’nde, toplam fitoplankton yoğunluğunun % 55,5’ini Chlorophyta, % 28,5’ini Bacillariophyta, %15’ini Cyanophyta, % 1’ini Euglenophyta, Chrysophyta, Dinophyta, Xantophyta, Cryptophyta ve Chrysophyta oluşturmuştur. Anahtar sözcükler: Sarımsaklı Baraj Gölü, Kayseri, Türkiye, fitoplankton, su kalitesi,, çeşitlilik indeksleri,
OĞUZKURT, Didem Gökçe
TÜRKİYE SU KAYNAKLARI VE AVRUPA BİRLİĞİ SU ÇERÇEVE DİREKTİFİNDE BENTİK OMURGASIZ GRUBUNUN ÖNEMİ Conference
ULUSAL SU GÜNLERİ 2009, 29 Eylül - 1 Ekim 2009, Elazığ, 2009.
@conference{OĞUZKURT2009b,
title = {TÜRKİYE SU KAYNAKLARI VE AVRUPA BİRLİĞİ SU ÇERÇEVE DİREKTİFİNDE BENTİK OMURGASIZ GRUBUNUN ÖNEMİ},
author = {Didem Gökçe OĞUZKURT},
url = {http://www.akuademi.net/USG/USG2009/A/a31bui.pdf},
year = {2009},
date = {2009-10-01},
booktitle = {ULUSAL SU GÜNLERİ 2009, 29 Eylül - 1 Ekim 2009, Elazığ},
abstract = {Türkiye yakın bir gelecekte Avrupa Birliğine katılmayı hedeflemektedir. Bu amaçla, ülkemiz kendi mevzuatını, Birliğin mevzuatı ile uyumlu hale getirmek ve bu yeni mevzuatı uygulamaya geçirmek durumundadır. Hidrostratejik bakımdan önemli bir konumda olan Türkiye’nin su kaynaklarının geliştirilmesi, ekosistemlerin doğal dengesinin korunmasının yanı sıra ülkemizin sosyo-ekonomik kalkınması açısından da büyük önem taşımaktadır. AB Su Çerçeve Direktifi (SÇD)–(2000/60 EC WFD) bu bakımdan su kaynaklarını bütünsel açıdan tanımlama, değerlendirme aşamalarından sonra gerekli önlemlerin alınmasını amaçlamaktadır. Bu yolla SÇD’nde, özellikle sucul ortamların daha fazla bozulmalarının engellenmesi ve iyileştirilmeleri; mevcut su kaynaklarının uzun vadeli korunarak sürdürülebilir kullanımları sağlanacaktır. SÇD’ne göre ele alınan su havzasında, su kalitesi kimyasal değişkenlerin yanı sıra o ekosistemde bulunan canlı grupların çeşitliliği de büyük önem taşımaktadır. Canlılar, doğal olarak yaşadıkları ortam dengesini bozan her etmene karşı cevap oluşturmaktadır. Biyolojik ve ekolojik özellikleri, göstermiş oldukları bu tepkiye göre çevre kalitesini izleme çalışmalarında kullanılırlar. Ele alınan ekosistemleri, uzun süreli izleme yöntemlerinde kullanılırlar. SÇD’ne göre, sularda ekolojik kalite sınıflarının belirlenmesinde fitoplankton, perifiton, makrofit, bentik omurgasızlar ve balıklar kullanılmaktadır. Bütünsel olarak su kaynaklarının yönetimi, şimdiye kadar ülkemizde yaygın olarak uygulanamamıştır. Yapılan değerlendirmeye göre ülkemizde daha çok balık faunası çalışılmış (1980-2009 yılları arasında 258 adet SCI yayını), bentik omurgasız çalışmaları ise geri planda kalmıştır (1980-2009 yılları arasında 14 adet SCI yayını). Ancak sahip oldukları bazı kolaylıklar nedeni ile (hareket ve beslenme davranışı, tanımlanma) bentik omurgasız türleri bu uzun dönem izleme çalışmalarında daha sıklıkla kullanılması mümkündür. Anahtar sözcükler: Bentik omurgasız, biyominitoring, su çerçeve direktifi, su kalitesi, Türkiye},
keywords = {},
pubstate = {published},
tppubtype = {conference}
}
Türkiye yakın bir gelecekte Avrupa Birliğine katılmayı hedeflemektedir. Bu amaçla, ülkemiz kendi mevzuatını, Birliğin mevzuatı ile uyumlu hale getirmek ve bu yeni mevzuatı uygulamaya geçirmek durumundadır. Hidrostratejik bakımdan önemli bir konumda olan Türkiye’nin su kaynaklarının geliştirilmesi, ekosistemlerin doğal dengesinin korunmasının yanı sıra ülkemizin sosyo-ekonomik kalkınması açısından da büyük önem taşımaktadır. AB Su Çerçeve Direktifi (SÇD)–(2000/60 EC WFD) bu bakımdan su kaynaklarını bütünsel açıdan tanımlama, değerlendirme aşamalarından sonra gerekli önlemlerin alınmasını amaçlamaktadır. Bu yolla SÇD’nde, özellikle sucul ortamların daha fazla bozulmalarının engellenmesi ve iyileştirilmeleri; mevcut su kaynaklarının uzun vadeli korunarak sürdürülebilir kullanımları sağlanacaktır. SÇD’ne göre ele alınan su havzasında, su kalitesi kimyasal değişkenlerin yanı sıra o ekosistemde bulunan canlı grupların çeşitliliği de büyük önem taşımaktadır. Canlılar, doğal olarak yaşadıkları ortam dengesini bozan her etmene karşı cevap oluşturmaktadır. Biyolojik ve ekolojik özellikleri, göstermiş oldukları bu tepkiye göre çevre kalitesini izleme çalışmalarında kullanılırlar. Ele alınan ekosistemleri, uzun süreli izleme yöntemlerinde kullanılırlar. SÇD’ne göre, sularda ekolojik kalite sınıflarının belirlenmesinde fitoplankton, perifiton, makrofit, bentik omurgasızlar ve balıklar kullanılmaktadır. Bütünsel olarak su kaynaklarının yönetimi, şimdiye kadar ülkemizde yaygın olarak uygulanamamıştır. Yapılan değerlendirmeye göre ülkemizde daha çok balık faunası çalışılmış (1980-2009 yılları arasında 258 adet SCI yayını), bentik omurgasız çalışmaları ise geri planda kalmıştır (1980-2009 yılları arasında 14 adet SCI yayını). Ancak sahip oldukları bazı kolaylıklar nedeni ile (hareket ve beslenme davranışı, tanımlanma) bentik omurgasız türleri bu uzun dönem izleme çalışmalarında daha sıklıkla kullanılması mümkündür. Anahtar sözcükler: Bentik omurgasız, biyominitoring, su çerçeve direktifi, su kalitesi, Türkiye
DAĞLI, Mahmut; ERDEMLİ, Ümit A; YILMAZ, Ökkeş
ULUSAL SU GÜNLERİ 2009, 29 Eylül - 1 Ekim 2009, Elazığ, 2009.
@conference{DAĞLI2009,
title = {KARAKAYA BARAJ GÖLÜ’NDE YAŞAYAN ÜÇ CYPRİNİD TÜRÜNÜN TOTAL LİPİT VE YAĞ ASİDİ BİLEŞİMİNİN MEVSİMSEL İNCELENMESİ},
author = {Mahmut DAĞLI and Ümit A ERDEMLİ and Ökkeş YILMAZ},
url = {http://www.akuademi.net/USG/USG2009/A/a35bui.pdf},
year = {2009},
date = {2009-10-01},
booktitle = {ULUSAL SU GÜNLERİ 2009, 29 Eylül - 1 Ekim 2009, Elazığ},
abstract = {Bu çalışmada, Karakaya Baraj Gölü’nde yaşayan Chondrostoma regium (Heckel, 1843), Squalius cephalus (Linnaeus, 1758) ve Acanthobrama marmid Heckel, 1843’in dişi bireylerinin kas dokusunda total lipit ve yağ asidi komposizyonunun mevsimsel değişimleri incelenmiştir. Her üç türün total lipit miktarı mevsimsel değişim göstermemiştir (p>0.05). Balıkların kas dokularındaki yağ asidi kompozisyonu yağ asidi standartları kullanılarak gaz kromatografisinde belirlenmiştir. Yağ asitlerinin karbon sayısı 14 (C14) ile 22 (C22 ) arasında değişmektedir. Bütün yıl boyunca tüm türlerin yağ asidi bileşiminde total doymamış (? UFA) ve çoklu doymamış yağ asitlerinin oranı (? PUFA) doymuş yağ asitlerinden (? SFA) ve ? ?3 PUFA’ların oranı ? ?6 PUFA’ların oranından daha yüksek tespit edilmiştir. ?-3 çoklu doymamış yağ asitleri içinde eikosapentaenoik ve dokosaheksaenoik asit yüksek oranda bulunmuştur. Palmitik asit her mevsimde en yüksek orana sahip yağ asidi olarak bulunmuştur. Anahtar sözcükler: Chondrostoma regium, Squalius cephalus, Acanthobrama marmid, total lipit, yağ asidi.},
keywords = {},
pubstate = {published},
tppubtype = {conference}
}
Bu çalışmada, Karakaya Baraj Gölü’nde yaşayan Chondrostoma regium (Heckel, 1843), Squalius cephalus (Linnaeus, 1758) ve Acanthobrama marmid Heckel, 1843’in dişi bireylerinin kas dokusunda total lipit ve yağ asidi komposizyonunun mevsimsel değişimleri incelenmiştir. Her üç türün total lipit miktarı mevsimsel değişim göstermemiştir (p>0.05). Balıkların kas dokularındaki yağ asidi kompozisyonu yağ asidi standartları kullanılarak gaz kromatografisinde belirlenmiştir. Yağ asitlerinin karbon sayısı 14 (C14) ile 22 (C22 ) arasında değişmektedir. Bütün yıl boyunca tüm türlerin yağ asidi bileşiminde total doymamış (? UFA) ve çoklu doymamış yağ asitlerinin oranı (? PUFA) doymuş yağ asitlerinden (? SFA) ve ? ?3 PUFA’ların oranı ? ?6 PUFA’ların oranından daha yüksek tespit edilmiştir. ?-3 çoklu doymamış yağ asitleri içinde eikosapentaenoik ve dokosaheksaenoik asit yüksek oranda bulunmuştur. Palmitik asit her mevsimde en yüksek orana sahip yağ asidi olarak bulunmuştur. Anahtar sözcükler: Chondrostoma regium, Squalius cephalus, Acanthobrama marmid, total lipit, yağ asidi.
Kaynak Gösterimi
Burada yer alan makaleler, 29 Eylül – 1 Ekim 2009 tarihleri Elazığ’da yapılan Ulusal Su Günleri Sempozyumunda sunulmuş. Makaleleri yayınlarınızda kaynak olarak kullanırken lütfen bu bilgiye yer veriniz.